34,5467$% 0.18
36,0147€% -0.62
43,3470£% -0.52
3.005,41%1,48
2.705,79%1,29
9.549,89%1,94
BBC Türkçe’nin haberine göre, Mısır ve Etiyopya arasında büyük bir anlaşmazlık var. Aralarında
Sudan bulunan Mısır ve Etiyopya büyük bir anlaşmazlık içinde ve dünyanın en uzun
nehrinin etrafında jeopolitik bir hareketlilik yaşanıyor.
Nil Nehri’ni oluşturan iki koldan biri olan Mavi Nil üzerine baraj yapılması
uzun zamandır tartışılıyordu. Barajın inşası Arap Baharı sırasında başladığından
Mısır’ın dikkati başka yerlerdeydi. Nil’i bir tanrı olarak gören ve ona tapan
firavunlar, “Mısır Nil’in bir armağanıdır” derlerdi. Mısır binlerce yıldır Nil
üzerinde siyasi bir etkiye sahip.
Fakat Etiyopya’nın ihtirası bunu değiştiriyor. Afrika kıtasında önümüzdeki 30
yılda nüfusun ikiye katlanacak olmasına hazırlanan çok az ülke var. Karşısındaki
siyasi zorluklar ve kısıtlı özgürlüğüne rağmen kendisini orta gelirli bir ülkeye
dönüştürmek isteyen Etiyopya’da organize sanayi bölgeleri yapılıyor ve ülkenin
enerjiye ihtiyacı artıyor. Afrika’nın en büyük hidroelektrik santrali ve
dünyanın en büyük üçüncü barajı olacak bu baraj Mısır’ı endişelendiriyor.
Çünkü Nil’in sularının yüzde 85’i Etiyopya dağlarından kaynaklanıyor ve bu
barajla Etiyopya, Nil’in akışını kontrol etme gücüne sahip olacak. Etiyopya Su,
Sulama ve Elektrik Bakanı Seleşi Bekele “Bu Etiyopya’nın en büyük projelerinden
biri” diyor ve ekliyor:
“Amacımız su akışını kontrol etmek değil enerji sayesinde gelişmek için fırsat
yaratmak. Bunun akışın alt tarafındaki ülkelere de çok faydası olacak.”
Akışın altındaki ilk ülke olan Sudan bundan memnun. Büyük Etiyopya Rönesansı
Barajı, Sudan sınırına yalnızca birkaç kilometre uzaklıkta ve barajda üretilecek
yenilenebilir ucuz elektriği iletmek için elektrik direkleri şimdiden
hazırlanmış durumda. Barajlar nehirlerin akışını da düzenliyor. Şu anda Sudan’da
nehrin yüksekliği yıl içinde 8 metre değişiyor ve bu da sulama projelerini
zorlaştırıyor.
Baraj tamamlanınca fark 2 metreye inmiş olacak. Çiftlikler ve sulama projeleri
işleten Dal Group’un sahibi Osama Davut Abdüllatif, “Bu Sudan için müthiş bir
şey” diyor ve ekliyor:
“Bu uzun zamandır olan en iyi şey. Hem enerjiye hem de düzenli su akışına sahip
olacağız ve bu büyük bir nimet.”
BM tarafından 2025’ten itibaren su kıtlığı yaşayacağı açıklanan Mısır’ın neden
endişelendiğini de anlıyor:
“Mısır için Nil hayati bir öneme sahip. Paranoyaklar demek istemiyorum ama bu
suyla ilgili yapacağını her şeyle çok ilgililer.” Mısır, suyuna yönelik
tehditleri egemenliğine yönelik birer tehdit olarak görüyor. Almanya’da çalışan
Mısırlı akademisyen Ravya Tevfik “Bu işleri tamamen değiştirecek bir hamle,
bölgede yeni bir düzen kuruluyor” diyor ve ekliyor:
“Etiyopya ilk defa hem akışın üst tarafındaki bir ülke olarak fiziksel gücünü
hem de kendi kaynaklarıyla bir baraj yapma gücünü bir araya getiriyor.”
Mısır Su Kaynakları ve Sulama Bakanı Muhammed Abdül Ati ise çok öfkeli: “Biz 100
milyonluk bir ulustan sorumluyuz. Mısır’a ulaşan suyun yüzde 2 azalması demek 81
bin hektarlık tarla kaybetmemiz demek. “Mısır’da ortalama bir aile beş kişidir
ve bir hektar bir aileyi besler. Bu durumda 1 milyon kişi işsiz kalacak
demektir.
“BU ULUSLARARASI BİR GÜVENLİK SORUNU”
Hidroelektrik elektrik santralları su tüketmiyor ancak Etiyopya’nın barajı
doldurma hızı suyun aşağı yöndeki akışını etkileyecek. Mısır’ın 1960’larda
Etiyopya’nın bugün yaptığı gibi Asvan Barajı’nı inşa etmiş olması ise bir ironi.
Devrimci bir sömürge sonrası ülke olarak Mısır bu ulusal başarısıyla gurur
duyuyordu, tıpkı Etiyopya’nın bugün kendi barajıyla gurur duyduğu gibi. Etiyopya
bu projeyi herhangi bir uluslararası yardım olmadan kendi başına yapmak istiyor.
Devlet memurları yıllık maaşlarından birini baraj inşaatına vermek zorunda ve
herkes bundan menün değil. Barajın finansmanı için bir de piyango fonu kurulmuş
durumda.Baraj çok etkileyici. Beş yılın sonunda üçte ikisi bitti.Mısır’ın bunu
engellemek için yapabileceği hiçbir şey yok – doğrudan askeri eylem dışında, ki
bu da çok aşırı olurdu. Bu yüzden bu sorunu çözmenin tek yolu diplomasi ve
işbirliği. Fakat milliyetçilik ve ülkelerin görece gücü ve önemi işin içine
girince su bulanıyor.
Dünyanın ilk su savaşının Nil üzerinde gerçekleşmesi engellenebilir ve bulunacak
çözüm, gelecekte su konusunda anlaşamayan ülkelere örnek olabilir. Fakat
Etiyopya, Sudan ve Mısır arasında bir anlaşmanın sağlanması için çok çaba
gerekiyor.
BU KEZ DE KADIN ASKER AÇILIMI!