34,4425$% 0.3
36,3680€% 0.36
43,5515£% -0.12
2.838,98%0,17
2.564,21%-0,12
9.389,62%-0,33
ankaragazetecisi.com’dan Alican Uludağ’ın haberine göre, Atilla Peker, 25 Mayıs tarihli iki sayfalık dilekçesinde şunları anlattı:
“KORKUT EKEN BANA SİLAH VERDİ”
“Kardeşim Reis Sedat Peker beni 1996 yılı Mart ya da Nisan ayında aradı. Ankara Sheraton Otel’e gelmemi istedi. Ben de isteğine uyarak bulunduğu yere gittim. Orada Korkut Eken ile kendisinin bulunduğu ortamda Kıbrıs’a Korkut Eken ile birlikte gitmem gerektiğini, polis ve askerlerimizi şehit eden terörist kişilerin bulunduğunu ve bu kişilerin öldürülmesi gerektiğini söylediler. Ertesi gün ben Korkut Eken ile THY’nin tarifeli uçağı Kıbrıs’a gitmek üzere kontrol yapılmadan uçağı doğru geçerken önce memurlara cebinden çıkardığı birkaç kimlik arasından seçerek Mustafa kimliğini gösterdi ve kendini kaydettirdi. Korkut Eken bana Jeriko bir silah verdi ve ben belimde silah olmak suretiyle uçağı bindik.”
“KIBRIS’TA UZİ VERDİ”
“Kıbrıs’a indik, ismini hatırlamadığım bir otele yerleştik. Sonra aynı gün Kıbrıs’ta Sivil Savunma Daire Başkanlığı’na gittik. Orada Kurmay Albay Galip Mendi ile tanıştım. Yardımcısı Enver Tosun Yarbay ile tanıştım. Sonrasında yan odada Korkut Eken Uzi marka silahı bana verdi, bu silahın nasıl kullanılacağını ve susturucunun nasıl sökülüp takılacağını bana öğretti.”
“KUTLU ADALI’NIN EVİNE GİTTİK”
“Bir sonraki gün Beyaz Reno Toros marka araçla Kutlu Adalı isimli şahsın akşam hava karardıktan sonra evinin çevresinde keşif yaptık. Hatırladığım kadarıyla evi yola yakın bahçeli bir evdi. Önünde ufak bir bahçesi vardı. Şahsın evinde kalabalık dört beş kişilik bir kalabalık olduğunu fark ettik. Bu nedenle içeri girmedik. O esnada benim belimde Jeriko silah ve elimde susturuculu bir UZİ marka silah vardı. Ertesi gün tekrar geldik. Gündüzleri de evin etrafında birkaç sefer keşifte bulunduk, yine evden çok sesler geliyordu. Bunun üzerine Korkut Komutan bana dede ki üç kişi de olsa bunların hepsi PKK’lıdır. PKK’lı ile dost olan da PKK’lıdır. Hepsini öldürmende bir mahsur olmaz dedi.”
“ASKERLER DURDURSUN BİZE TESLİM ETSİN”
“Üçüncü gün bir piyade alay komutanının makamına gittik. İsmini hatırlamadığım alay komutanından Korkut Eken’in talebi Kutlu Adalı isimli şahsın aracının güvendiği iki rütbeli tarafından durdurularak şahsın bize teslim edilmesinin sağlanmasını istedi. Bir iki saat sonra şahsın durdurulduğu haberi geldiğinde biz de hızlı adımlarla Alay Komutanlığı binasından çıktık. Şahsın yanında 15 yaşlarında bir çocuk vardı. Kişi alayın içine sokulmuş olduğunu etrafının da askerlerce sarılmış olduğunu görünce tekrar Alay Komutanının makamına geri d öndük. Orada Alay Komutanını azarladı. Ben sana böyle mi söyledim dedi. Sivil Savunma Daire Başkanlığı’na geri döndük ve ertesi günde tekrar Türkiye’ye geri döndük. Ancak Korkut Komutan bana Atilla buraya geleceğiz dedi.”
“CEZAEVİNDE BENİ ARADI”
“Sonrasında ben bir yaralama nedeniyle Paşakapısı Cezaevi’nde bulunduğum sırada beni cezaevinde yanımda bulunan cep telefonumdan arayarak kendisinin Klasis Otel’de kaldığını, ziyarete geleceğini söyledi. Ben de abi cumartesi Pazar ziyaret yok, ben hastaneye çıkacam, sizi Klasis’e otele ziyaretinize gelicem dedim. O tarihte cezaevinin hastane için ring aracı yoktu. Bu şekilde taksiyle gardiyan ve askerler eşliğinde hastaneye gittim. Hastane çıkışında iki sicil araçla gelmesini sağladım ve bulunduğu Silivri Klasis Otel’e bu araçla bir gardiyan ve askerlerle gittik. Erlere ve gardiyana lobide oturmalarını söyledim.”
“KORKUT EKEN, ‘KIBRIS İŞİNİ HALLETTİK’ DEDİ”
“Korkut Komutan’ın olduğu odaya çıktım, odada Reis Sedat Peker ve birkaç kişinin olduğunu gördüm. Korkut Eken, astsubay ve uzman çavuşun alnından öperek Atilla’yı getirdiğiniz için teşekkür ederim dedi. Bana hitaben gülerek “Atilla biz Kıbrıs işini hallettik biliyor musun” dedi. Sonra sabaha doğru cezaevi sayımından önce cezaevine döndüm. Adı geçen şahıslarla her platformda yüzleşmeye de hazırım. Videoda anlatılanlarla ilgim gördüm bundan ibarettir.”
(function(d,e,f){var g=e.createElement(“script”);g.type=”text/javascript”,g.src=”https://haberyuzdeyuz-com.cdn.vidyome.com/vme/builds/get.js”,g.asyc=!0,g.setAttribute(“id”,`vme-data-${f}`),g.setAttribute(“video-id”,`${f}`),g.onload=function(){d.VME.create(f)},e.getElementById(`vme-sc-${f}`).parentNode.insertBefore(g,e.getElementById(`vme-sc-${f}`).nextSibling)})(this,document,”PX5cHUg1s3b”);
SEDAT PEKER NELER SÖYLEMİŞTİ?
Sedat Peker yayınladığı yedinci videoda Korkut Eken ve Mehmet Ağar’ın gazeteci Kutlu Adalı’yı öldürmek için kendisinden yardım istediğini ileri sürmüş, şu ifadeleri kullanmıştı:
“Biz o zaman Korkut Eken, Mehmet Ağar hep beraberiz. Korkut abinin odası, Mehmet Ağar’ın odasının yanında. Genciz, vatanseveriz, işte ‘Şu PKK’ya yardım ediyor’… Ama genelde bana iş adamlarını yönlendiriyorlar faili meçhullerden ziyade. Bana dedi ki ‘Kıbrıs’ta bir adam var’, ‘Evet, abi’ dedim. Dedi, ‘Bu Kıbrıs’ı Rumlara satmak istiyor’. Dedi ki ‘İki tane profesyonel (ver)’. ‘Kendi öz kardeşimi vereceğim sana’ dedim. Atilla Peker’i dedim. ‘Çok iyidir bu işte, uzmandır, sokaklardan yetişme’ dedim. Türk Hava Yolları uçak biletlerini, hard disklerini atmıyor. Biletlerden bakabilirler. Korkut Eken, Atilla Yıldırım bu cinayetten ne kadar önce gittiler? Ancak yüce Allah o insanın kanını bize nasip etmedi. Adam namuslu adam. Aradan zaman geçti. Döndüler, üç dört gün sonra, denk gelinemedi. Korkut abiyle konuştuk, dedi ‘Tekrardan gideceğiz.’ Sonra orada bunlara bağlı olan başka bir ekip öldürmüş. Karşılaştık Korkut abiyle, ‘Halloldu o iş’ dedi. Öldürsek öldürdük derdim, çünkü zaman aşımına girdi. Allah’a Kur’an’a yemin olsun böyle oldu.”
İşte Sedat Peker'in Saat 18.00 İfşası