34,2793$% 0.08
37,6207€% -0.06
44,9164£% 0
2.886,75%0,01
2.622,94%0,06
9.044,89%0,15
07 Ekim 2024 Pazartesi
2024 yılının Nobel Tıp Ödülü’nün sahipleri belli oldu. 2024 Nobel Tıp Ödülü’ne “mikroRNA’nın keşfi ve gen düzenlemesi” çalışmalarından dolayı ABD’li Victor Ambros ve Gary Ruvkun layık görüldü. Farklı hücre tiplerinin nasıl geliştiğiyle ilgilenen Victor Ambros ve Gary Ruvkun, gen düzenlemesinde önemli bir rol oynayan yeni bir minik RNA molekülü sınıfı olan mikroRNA’yı keşfetti. Böylece iki bilim insanı, tamamen yeni bir gen düzenleme ilkesini ortaya çıkardı. İnsan genomunun binden fazla mikroRNA kodladığı biliniyor.
AMBROS VE RUVKUN KİMDİR?
Victor R. Ambros, ABD’nin, New Hampshire eyaletinde 1953’te dünyaya geldi. Lisans derecesini 1975 yılında Massachusetts Teknoloji Enstitüsünde (MIT) biyoloji alanında tamamlayan Ambros, doktorasını 1979 yılında aynı üniversiteden aldı. Ambros, 2008’den bu yana Massachusetts Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde çalışıyor. ABD’nin California eyaletinde 1952’de doğan Gary Ruvkun, lisans eğitimini 1973’de Berkeley’deki California Üniversitesi’nde tamamladı. Ruvkun, doktorasını “bakteriyel azot fiksasyon genleri” çalışmalarıyla Harvard Üniversitesi’nden aldı. Ruvkun, Harvard Tıp Fakültesi’nde genetik profesörü olarak görev yapıyor. 2023 Nobel Tıp Ödülü, mRNA içerikli Kovid-19 aşısının geliştirilmesini sağlayan çalışmalara imza atan 68 yaşındaki Macar asıllı bilim insanı Katalin Kariko ve 64 yaşındaki ABD’li bilim insanı Drew Weissman’a verilmişti.
NOBEL ÖDÜLLERİ HAKKINDA
İsveçli Alfred Nobel’in vasiyeti üzerine ölümünden sonra 9 Haziran 1900’de kurulan Nobel Vakfının insanlığa hizmette bulunanlara verdiği ödüller, dünyada en saygın ödüller olarak kabul ediliyor. Nobel Ödülleri, İsveç Kraliyet Bilimler Akademisi, İsveç Akademisi, Karolinska Enstitüsü ve Norveç Nobel Komitesi tarafından, fizik, kimya, edebiyat, barış ve tıp olmak üzere 5 dalda en başarılı kabul edilen kişiler veya kuruluşlara veriliyor. Bunlara ek olarak, Nobel Ekonomi Ödülü, 1968’de İsveç Merkez Bankasının Alfred Nobel’in anısına ekonomi dalında da ödül verilmesini kararlaştırmasıyla, ilk kez 1969’da verildi. Nobel Ödülleri, her yıl Alfred Nobel’in ölüm yıl dönümü olan 10 Aralık’ta düzenlenen törenle sahiplerine teslim ediliyor. Öte yandan ödüllerin 1901’deki başlangıcından bu yana verilmediği birkaç yıl oldu. Toplamda 49 defa yapılan ödül iptallerinin çoğu Birinci ve İkinci Dünya Savaşları sırasında gerçekleşti. Ödül törenleri, Kovid-19 salgını nedeniyle 2020 ve 2021’de de yapılamamıştı.
Yapılan son değerlendirmelere göre, yurdun kuzey ve batı kesimlerinin parçalı yer yer çok bulutlu, Marmara’nın güney ve doğusu, Batı Karadeniz, Orta ve Doğu Karadeniz kıyıları ile Kütahya, Manisa, Çankırı ve Eskişehir çevrelerinin sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı, diğer yerlerin az bulutlu ve açık geçeceği tahmin ediliyor.
Yağışların, Batı Karadeniz ile Bursa, Kocaeli ve Sakarya çevrelerinde yer yer kuvvetli olması bekleniyor.Meteoroloji Genel Müdürlüğünden alınan tahminlere göre, hava sıcaklığı kuzey kesimlerde yağışla birlikte 2 ila 4 derece azalacak, diğer yerlerde önemli bir değişiklik beklenmiyor. Rüzgarın, genellikle güney ve güneydoğu yönlerden, kuzeybatı kesimlerde kuzey yönlerden hafif, ara sıra orta kuvvette esmesi bekleniyor.
SONBAHAR SICAK GEÇECEK’
CNN TÜRK Meteoroloji Danışmanı Prof. Dr. Orhan Şen’in hava durumu değerlendirmesi ise şu şekilde:Batı Karadeniz’ ve Doğu Karadeniz dışındaki bölgelerde yağışlar yine az gidiyor. Yani Eylül ayında beklentilerimizin altında yarışlar geçiyor, ekim ayında o şekilde geçecek gibi görünüyor. Sıcaklık tahmini bu şekilde yapmıştık zaten bu sene, sonbahar sıcak geçecek ortalamanın üzerinde. Yağışın biraz canlanacağını tahmin ediyorum ancak çok fazla canlanmadı yağışlar.Kışa bakacağız kış, bu sene La Nina’lı bir kış geçireceğiz. Dolayısıyla sıcaklıklar, aşırı sıcaklıklar olmayacak bu sene. Yağışlarda da biraz, geçen seneye göre biraz daha fazla olacak gibi görünüyor. Tarımsal açıdan bunu da söyleyelim.
İSTANBUL’DA YILBAŞINDAN ÖNCE KAR YOK
Kar yağacak mı? Evet, yani Anadolu’ya kar yağacak, geçen sene de kar yağmıştı Anadolu’ya. Ama bu sene biraz daha iç Anadolu ve batıya doğru kar yağışını göreceğiz. İstanbul’da kar yağacak mı? Tabi en önemli soru bu. Neden önemli? Çünkü İstanbul’da 20 milyona yakın insan yaşıyor. O yüzden İstanbul’a baktığımız zaman yılbaşından önce pek bir kar yağışı görülmüyorHaberin DevamıSıcaklıklar ekim ayında da yüksek geçecek. Ama Ocak ayında 1-2 gün kar yağma olasılığı İstanbul’da göreceğiz. Yani yerde tutar mı tutmaz mı? Ama havada göreceğiz büyük bir ihtimalle. Dolayısıyla bu senenin kışını da bu şekilde geçireceğiz gibi geliyor.
‘YAĞIŞLAR GEÇEN SENEYE GÖRE BİRAZ ARTACAK GİBİ GÖZÜKÜYOR’
Yani daha geçen sene çok sıcak bir kış geçirdik geçen sene. Hem dünyada hem Türkiye’de. Ama bu sene ortalamaların civarında veya ortalamaların bir türlü üzerinde sıcaklıklarla geçecek. Ama yağışlar da geçen seneye göre biraz artacak gibi gözüküyor. Ama sonbahardaki yağışlar çok tatmin edici ve değil. Ama yine de yağışsızlıktan daha iyidir. Yağışlar haftada 1 olsa da Marmara bölgesinde yağıyor. Ama Batı Karadeniz ve Doğu Karadeniz’deki yağışlar, önemli yağışlar devam ediyor
CNN TÜRK İstanbul Haber Müdürü Nihat Uludağ, canlı yayında soruşturmadaki yeni bilgileri aktardı:”Narin Güran, en son 15.15’te köyün okulunun kameraya yansımıştı. Camideki kurstan çıkmıştı. Görüldüğü son yer burasıydı. Saat 15.18’de buradan arkadaşlarına el salladığı tespit edildi. Narin en son 15.18’de görüldü. Bu dakikalar çok kıymetli. Dakika dakika irdelemelerle Narin’i kim ya da kimlerin katlettiğini savcılık tespit edecek.
15.18’den sonra 15.20’de anne Yüksel Güran muhtar Salim Güran’ı yani amcayı telefonla bir kez çaldırdığı tespit ediliyor. 15.21’de, burası kritik, artık Narin ölmüş. Nereden anlıyoruz, itirafçı olan Nevzat Bahtiyar diyor ki, ‘Salim Güran ahırın olduğu yerden bana seslendi, Nevzat hemen gel seninle işimiz var, dedi’ diyor. Sonra ‘Ben Narin’in evine gittim, içerdeki tüm odalar kapalıydı. Narin’in cenazesi evdeydi’ diyor.
Narin’in katledildiği dakikalar 15.18-15. 21. 3 dakika içerisinde Narin Güran organize bir şekilde katledildi. Köyde bir tane 1 baz istasyonu var. Cinayet bürolarında çalışmış özel bir ekip oluşturuldu. 15.18 -15.21’de Narin’in evinde kimler vardı? Bunu nereden belirleyecekler daraltılmış GSM sinyalleriyle belirleyecekler. Çalışma hala devam ediyor.
Ama ilk yapılan çalışmada saat 15.18 ile 15.21 arasında yani Narin’in katledildiği sırasında olay yerinde kim var? Anne Yüksel Güran var, Amca Salim Güran’ın orada olduğunu biliyoruz. Yine baz istasyonu sinyallerinden anlıyoruz. Ve yenge Hediye Güran, Maşallah Güran da orada. Olay yerinde olanlara baktığımızda Nevzat Bahtiyar’ın ifadesinde ilişkileri vardı dediği Hediye ve Maşallah Güran’ın da olay yerinde olması hatta Salim Güran’ın da olay yerinde olması aslında kuşkuları çok çok artırıyor. Başka kim var olay yerinde ağabey Enes Güran. Hepsi olay yerinde. Narin Güran 3 dakikada kendi evinde katledildi, kendi evinde katledildiği netleşti.Haberin DevamıSuçunu itiraf eden Nevzat Bahtiyar ile Salim Güran 15.21’de baz istasyondaki sinyallere göre Narin’in evindeler. 15.46’ya kadar beraberler. Narin’in evden götürüldüğü zamana denk geliyor. Organize cinayet. Herkes işin içinde.15.21’den sonra evdeki su tüketimi hızla artmaya başlamış. Bir anda evin tüm halıları, örtüleri yıkanmaya başlamış. Hatta çamaşır makinesi bozulmuş. Yani bir delil karartma çalışması başlamış.
“CİNAYETİN SIRRI YENGELERDE”
Bundan sonraki süreç şu… Cinayetin sırrı yengelerde. Yengeler olayın içinde ve olaya dahiller. İlginç bir detay daha var, Maşallah Güran’ın 15 ile 15.10 arasında telefonu kapalı ve neden kapalı olduğunu izah edemiyor. Sonra da telefonunu değiştirmiş.Haberin DevamıÖzel ekip dakika dakika, daraltılmış baz istasyonu sinyallerinden Narin’in evinde kim var, kim kimle beraber onların tespitini yapacak.Olay olur olmaz aileden 6 kişi cep telefonlarındaki yazışmaları sildi. Bazıları cep telefonlarını değiştirdiler. R.A. cep telefonunu değiştirmedi. R.A.’ya da cep telefonunu yok et diyorlar. R.A. ne yapıyor, gidiyor cep telefonunu satıyor. Sattığı için o telefon elde. Yazışmalara ve konuşmalara ulaşıldı. Bir kısmı deşifre edildi. Failler belli. Salim Güran bir numaralı cinayet şüphelisi. İştirak kim Enes, Yüksel, Hediye, Maşallah Güran… Neden öldürüldü? Aile içerisindeki gayriahlaki ilişkiler yumağı ve Narin’in görmemesi gereken bir manzarayı görmesi olarak yorumluyorum.”
Semih Çelik (19) Eyüpsultan’daki evinde 19 yaşındaki Ayşenur Halil’i boğazını keserek, daha sonra da Fatih ilçesinde 19 yaşındaki İkbal Uzuner’i kafasını keserek vahşice katletti.
Edirnekapı surlarının üzerine çıkan Semih Çelik, 19 yaşındaki İkbal Uzuner’in bıçakla başını kesip aşağı attı. Semih Çelik, ardından surlardan atlayarak intihar etti.
Baba Hasan Uzuner emniyetteki ifadesinde “Kızım liseyi Fatih’te okudu. Semih Çelik’le okulda tanışmışlar. Lise 3’üncü sınıfın ilk yarısında Semih kızımı rahatsız etmeye başladı. Uzun bir süre bu devam edince kızımın okulunu değiştirdim. Kızım bir süre Semih’le arkadaşlık etti ancak yaşadığı rahatsızlık sebebiyle psikolojisi bozuldu. Onu psikoloğa gönderdim. Kızım benden kedi istedi, kedi aldım. Kediyle ilgilenirken psikolojisi düzeldi. Son 1,5 yıldır gayet iyiydi, psikolojisi düzelmişti. Bizimle ilişkisi iyiydi. Semih Çelik’in annesi de bizi arayıp ‘Oğlumun yeni bir kız arkadaşı var çok mutlular, artık kızınızı rahatsız etmeyecek’ demesi üzerine daha da rahatlamıştık. Kızım 1,5 yıldır Semih’le hiçbir şekilde iletişim kurmamıştı. Olay günü de eşim kızımı aramış ancak telefonunu bir erkek açmış. ‘Merak etme kızın emin ellerde’ demiş. Eşim tekrar kızımı arayınca bu sefer başka bir erkek açmış ve telefonun surlardan aşağı düştüğünü söyledi. Eşime yerini tarif edip gelip telefonu alabilirsiniz demiş. Bunun üzerine ben de aradım kızımı. Telefonu açan erkek bana telefonu sadece annesine teslim edeceğini söyledi. Ben babamı hastaneye götürmüştüm. Babamı bırakıp eşimle birlikte kızımın telefonunu almaya gittik. Telefonu evsiz biri bulmuş, telefonun surlardan düştüğünü söylemiş. Biz de belki kızımız surun üstündedir diye yukarı çıkmak istedik ancak teller olduğu için çıkamadık. Aşağı indikten sonra kalabalık bir grubun surlara baktığını gördük. Belki kızımız kalabalığın içindedir diye oraya doğru yürürken kızımın kafasını gördüm” dediği öğrenildi.
Çift, kısa bir süre içinde bebek beklediklerini duyurdu ve haziran ayında kızı Suzan’a kavuştu.
Oben Alkan, zaman zaman sosyal medyada kızıyla birlikte çektiği fotoğrafları takipçileriyle paylaşıyor.
Son olarak, Suzan ile birlikte poz verdikleri bir kareye “Dişlerini göster” notunu ekleyerek paylaştı.
Anne-kızın tatlı pozları, binlerce beğeni ve olumlu yorum aldı; takipçilerinden “Bu ne tatlılık!”, “Maşallah!”, “Böyle poz vermeye nasıl ikna ettin?” gibi yanıtlar geldi.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.