35,2068$% 0.3
36,7672€% 0.92
44,3202£% 0.7
2.968,33%1,32
2.622,74%1,01
9.724,50%-0,42
20 Aralık 2024 Cuma
Fenerbahçe yine kabus dolu bir sezona imza atıyor.
Fenerbahçe hem masada hem sahada öksüz, aciz, silik.
Fenerbahçe zavallı durumda.
Fenerbahçe’nin hocası dünyaca ünlü futbol adamı Mourinho ligde on beşinci maçına çıktı ama hala ne ligi ne elindeki oyuncuları tanıyamadı.
Muhteremin oynattığı futbolla daha doğrusu ne olduğu belli olmayan oyunla maç kazanmak neredeyse mucizelere bağlı.
Al gülüm ver gülüm yan pas geri pas bir ileri iki geri futboludur bunun adı ve bununla da ancak idare edenler liginde oynarsın.
Koskoca takımın Eyüpspor’a karşı adam akıllı pozisyonu 80’lerde gerçekleşti.
Atılan gol haricinde 45 dakika tam bir fiyasko.
Fenerbahçe’nin bu sezon 45 dakikaları yok etmediği tek bir maç olmadı ve görünen o ki bundan sonra da olmayacak.
Fenerbahçe’nin kurtarıcıları tamamı ikinci sınıf topçu olan Mert Müldür, Çağlar, Cengiz ve Samet olamaz.
Fenerbahçe’nin bu maçta iki kırmızı kartı gösterilmedi, bir penaltısı verilmedi.
Yapı işte bu anlarda ortaya çıktı, VAR bile devreye girmedi.
Çünkü çok net biliniyor ki Ali Koç ve sözde yönetimi koca bir hiçten ibaret.
Ne algıları yönetebiliyorlar ne kulübü.
Ne adam gibi Fenerbahçe’ye yakışır transferler yapabiliyorlar ne kulübün çıkarlarını, haklarını gözetebiliyorlar.
Yazık oldu Fenerbahçe’ye geriden kalan 7 senede.
Yazık oldu Aziz Yıldırım’ın bir kez daha görmezden gelinmesine.
3 Temmuz’un Fenerbahçe’ye yapamadığını 7 yıldır iş başında olan yönetim başardı.
Tebrikler.
Bazı zincir marketler et satışında “1 kilogram “sınırı koydu.
Söz konusu yeni kural, vitrinlere asıldı. Neden böyle bir uygulamaya geçildiği bilinmezken, konuya ilişkin herhangi bir açıklama gelmedi.
CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Meclis’te 2025 Bütçesi görüşmeleri sırasında yaptığı konuşmada, AK Parti Ankara Milletvekili Osman Gökçek’in 600 milyon liralık ev yaptırdığını ileri sürerek, evin fotoğraflarını göstermişti.
Osman Gökçek, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım ile iddialara bir gün sonra yanıt verdi. Gökçek, “Söz konusu olan mülk şahsıma aittir ve milletvekili seçildiğimde mal beyanımda belirttim. Yıllar önce aldığım arazinin üstüne Gölbaşı Belediyesi’nden ruhsatını aldığım konut inşaatı yapmaktayım. Yalan makinası Veli Ağababa evin 600 milyon TL değerinde olduğunu söylemiştir. Külliyen yalandır. Kendisine buradan çağrımdır. Yarın sabah bu parayı getiren her kim olursa olsun satmaya hazırım” ifadelerini kullandı.
Gökçek, arazisinin fotoğraflarını izinsiz çekerek paylaşanlar hakkında suç duyurusunda bulunacağını da belirtti.
Kara para aklama suçlamasıyla tutuklanan ve 40 yıla kadar hapis cezasıyla yargılanan ara kararda tahliye edilen Dilan Polat ile eşi Engin Polat’ın da aralarında bulunduğu 28 sanığın yargılanmasına devam ediliyor. Davanın 2. duruşması Kartal’daki Anadolu Adliyesi 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülüyor.
Dilan ve Engin Polat’ın aralarında bulunduğu 4’ü tutuklu 28 sanık hakkında ‘Suç işlemek amacıyla örgüt kurma, yönetme’, ‘Suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama’ ve ‘Futbol ve diğer spor müsabakalarında bahis ve şans oyunları düzenlenmesi hakkında kanuna muhalefet’ suçlarından 20’şer yıldan 40’ar yıla kadar hapisle cezalandırılmasının istenmişti. Mahkeme ara kararında tutuklu sanık Engin Polat, Sezgin Polat, Alper Kürşat Polat ve Ahmet Gün’ün tahliyesine karar vermişti.
Anadolu 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde 2. duruşması görülen davaya, Dilan Polat, Engin Polat, Sezgin Polat, Kürşat Polat, Sıla Doğu ve Can Doğu katıldı. Bazı tutuksuz sanıklar ve taraf avukatları da salonda hazır bulundu. Duruşma saat 10.30 sıralarında başladı.
SANIKLARA SÖZ VERİLDİ
Tanıkların dinlenmesinin ardından Mahkeme Başkanı, sanıklara da söz hakkı verdi. Sanık Sıla Doğu, “Biz kimseyi tanımıyoruz. İddialara gelecek olursak, biz üç günlüğüne Kıbrıs’a gitmedik. Bahsettikleri Derkan Başer’in yüzünü dahi görmedik. Sağlık durumum iyi değil. Tedbirlerin kaldırılmasını ve beraatımı talep ediyorum.” dedi.
Engin Polat da kimseyi tanımadığını belirterek “Kendimizden eminiz. Şubelerimize el konuldu. Ticaretimizin başına dönmek ve şirketlerimizin iadesini istiyoruz.” ifadelerini kullandı. Sanık Dilan Polat da “Şerefim, haysiyetim ve çocuklarımın üzerine yemin ederim, ben hiçbirini tanımıyorum. Çok zorlanıyoruz. Tedbirlerin kaldırılmasını talep ediyorum.” diye konuştu.
İlk bölümüyle 15 Aralık Pazar akşamı başlayan dizide Cevat Şakir Kabaağaçlı ve Mehmet Şakir Kabaağaçlı’nın hayatı izleyicileri meraklandırdı. Şakir Paşa dizisindeki Şakir Paşa ve Cevat Şakir karakterinin kim olduğu da izleyiciler tarafından merak ediliyor. Halikarnas Balıkçısı Cevat Şakir Kabaağaçlı’nın hikayesine odaklanan dizi ekran karşısındakilerin dikkatini çekmeyi başarıyor. Dizide Cevat Şakir Kabaağaçlı ve Mehmet Şakir Kabaağaçlı’nın hayat hikayeleri ele alınıyor.
Halikarnas Balıkçısı kimdir, ne zaman yaşadı ve öldü? Halikarnas Balıkçısı babasını neden öldürdü?
Yapımcılığını MEDYAPIM’ın üstlendiği dizinin senaryosunu Hande Altaylı kaleme alıyor.
Dizide yer alan Şakir Paşa ve Cevat Paşa karakterinin kim olduğu ve gerçek hayatta hangi ismi canlandırdığı da izleyiciler tarafından merak ediliyor. Şakir Paşa dizisindeki Şakir Paşa gerçekte kim? sorusu da bu sebeple araştırılıyor. Peki, Halikarnas Balıkçısı kimdir, gerçek adı ne, ne zaman yaşadı ve öldü?
Şakir Paşa Ailesi, diziye adını veren Mehmet Şakir Paşa’nın aile fertlerinden oluşuyor. Kabaağaçlızade Mehmet Şakir Paşa olarak bilinen Mehmet Şakir Paşa, Kabaağaçlızase ailesine mensuptur. Mehmet Şakir Paşa, 1891-1895 yılları arasında sadrazamlık görevi yapmış olan Ahmed Cevad Paşa’nın kardeşi, aynı zamanda Halikarnas Balıkçısı olarak tanınan roman ve hikâye yazarı Cevat Şakir Kabaağaçlı’nın babası olarak karşımıza çıkıyor.
1855 ve 1914 yılları arasında yaşayan Mehmet Şakir Paşa, babasının ve annesinin ölümüyle kimsesiz kaldı. Kimsesiz kaldıktan sonra ağabeyi Ahmed Cevad Paşa ile askeri bir okula verildi. Çeşitli ülkelerde diplomatik görevlerde bulunan Mehmet Şakir Paşa, Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerinde önemli işler üstlenmiştir.
1890 yılında Girit Valisi olarak atanan Mehmet Şakir Paşa, 1895 yılında ağabeyi Ahmed Cevad Paşa’nın sadrazamlık görevinden alınmasını protesto ederek devlet görevinden istifa etmiştir. Mehmet Şakir Paşa, Osmanlı’nın son dönemlerinde üstlendiği görevlerin yanında, yetiştirdiği sanatçı evlatları ve torunları Türk kültür ve sanat tarihinde önemli bir yer edinmiştir.
Şakir Paşa Ailesi’nin reisi Mehmet Şakir Paşa’nın şüpheli ölümü o dönemde oldukça ses getirmiştir. Halikarnas Balıkçısı’nı hepimiz duymuşuzdur. Halikarnas Balıkçısı, Mehmet Şakir Paşa’nın oğlu Cevat Şakir Kabaağaçlı’dır. Bir Şakir Paşa Ailesi üyesi olan Cevat Şakir, 1914 yılında babası Şakir Paşayı gittikleri çiftlikte silahla vurarak öldürmüştür.
Babasının ölümüne sebep olan Cevat Şakir, 14 yıl hapis cezasına çarptırıldı fakat 7 yıl sonra serbest bırakıldı. O döneme damga vuran Mehmet Şakir Paşa’nın ölümünün kaza sonucu gerçekleştiği kaydedilmiştir.
HALİKARNAS BALIKÇISI CEVAT ŞAKİR KİMDİR, NE ZAMAN YAŞADI VE ÖLDÜ?
Halikarnas Balıkçısı, gerçek adıyla Cevat Şakir Kabaağaçlı (1890-1973), Türk edebiyatının önemli yazar ve düşünürlerinden biridir. Edebiyat dünyasında deniz, doğa ve Ege kültürü üzerine yazdığı eserlerle tanınır. Bodrum’a sürgün edilmesinin ardından ş17 Nisan 1890 tarihinde, Osmanlı’nın son köklü ailelerinden Şakir Paşa Ailesine mensup babasının yüksek komiser olarak görev yaptığı Girit’te doğdu. Babası Girit ve Atina’da sefirlik ve valilik yapan Mehmed Şakir Paşa, annesi Giritli Sare İsmet Hanım; amcası II. Abdülhamid devri Sadrazamı Ahmed Cevad Paşa, dedesi Şurayı Askeri Dairesi Reisi Miralay Mustafa Asım Bey’dir. Kendisine, iki evliliğinden de çocuğu olmayan ve onu kendi çocuğu gibi seven amcasının ismi verildi.
Cevat Şakir, altı çocuklu ailenin en büyük evladıydı. Ailesinin tüm fertleri sanatta yetenekliydi. Sırasıyla dünyaya gelen Hakkiye, Ayşe, Suat, Fahrelnisa ve Aliye adlı kardeşlerinden Fahrelnisa resim alanında, Aliye gravür alanında üne kavuştu; Hakkiye’nin kızı Füreya Koral, ilk Türk kadın seramikçi oldu; Fahrelnisa’nın çocukları Nejad Melih Devrim ressam; Şirin Devrim ise tiyatrocu oldu.
Cevat Şakir, çocukluk hayatının ilk yıllarını babası Şakir Paşa’nın elçi olarak bulunduğu Atina’da geçirdi. İlköğrenimini Büyükada’da, orta ve liseyi 1907’de Robert Kolej’de tamamladı. İlk yazısı aynı yıl İkdam gazetesinde yayımlandı. Bu, İngilizceden tercüme bir yazıydı. Lise öğreniminden sonra İngiltere’de denizcilik öğrenimi yapmak istediyse de ailesinin ısrarı ile Oxford Üniversitesi’nde tarih öğrenimi gördü. 1913’te İtalyan bir hanımla evlenerek İtalya’da kaldı ve resim öğrenimi gördü.
1925 yılına kadar geçimini haftalık dergilerde tercümeler, yazılar yayınlayarak, resim ve yeni tarz tezhipler yaparak, karikatür yaparak, karikatür çizerek ve renkli dergi kapakları hazırlayarak temin etti. Türk basınında kapakçılığın gelişmesinde katkısı vardır.
Resimli Hafta dergisinin 13 Nisan 1925 tarihli sayısında yayımlanan “Hapishanede idama mahkum olanlar, bile bile asılmaya nasıl gider?” başlıklı yazısı nedeniyle İstanbul İstiklal Mahkemesinde yargılanan yazar, “Memlekette isyan bulunduğu sırada, askeri isyana teşvik edici yazı yazmak”tan suçlu bulundu. Bodrum aşkıyla tanınan yazarın kente ilk gelişi, İstiklal Mahkemesi’nin üç yıl kalebentlik cezası vererek sürgün etmesiyle oldu.
Cevat Şakir Kabaağaçlı, cezasını tamamladığı 1928’de kendi arzusuyla tekrar Bodrum’a dönerek, 1947’ye kadar burada yaşadı. Bu dönemden sonra kentin antik dönemlerdeki Halikarnassos isminden dolayı “Halikarnas Balıkçısı” takma adıyla eserlerini yazdı. Usta yazar, yurt dışından tohum ve fidan getirerek Bodrum’un güzelleşmesi için büyük çaba harcadı.
Bodrum’un Antik Çağ’daki adı olan Halikarnas’ı mahlas olarak benimseyen Cevat Şakir, Bodrum’da balıkçılık dahil çeşitli işlerde çalıştı. Edebiyat sahasına giren eserlerinin büyük kısmını da Bodrum’da yazdı. İkinci evliliğini dayısının kızı Hamdiye, üçüncü evliliğini Hatice Hanım’la yapan Cevat Şakir’in üç evliliğinden beş çocuğu oldu. Çocuklarının orta öğrenim çağına gelince, o yıllarda bu kasabada ortaokul bulunmaması sebebiyle ailesini İzmir’e nakletti. Yaşamını yazarlık ve turist rehberliği ile sürdürdü, rehberlik kurslarında da ders verdi. 13 Ekim 1973’te İzmir’de kemik kanserinden öldü.
HALİKARNAS BALIKÇISI BABASINI NEDEN ÖLDÜRDÜ?
Cevat Şakir Kabaağaçlı ve babası Mehmet Şakir Paşa arasında çiftlikte bir tartışma çıktı. Tartışma anında Cevat Şakir’in silahından çıkan kurşunla vurularak ölmesi üzerine cinayet iddiasıyla yargılandı ve 15 yıl kürek cezasına çarptırıldı. Cezasının yedi yılını çektikten sonra baş gösteren verem hastalığından ötürü tahliye edildi.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.