34,3415$% 0.3
37,3669€% -0.03
44,4306£% 0.54
3.038,73%0,62
2.750,81%0,27
8.887,87%0,27
Bölükbaşı, partisinin il başkanlığında basın toplantısı düzenledi.
Türkiye’nin 106 gün sonra ülke ve millet olarak geleceğini belirleyecek bir kader seçimine gideceğini kaydeden Bölükbaşı, MHP’nin tek başına iktidar olma iddiası doğrultusunda seçim kampanyasını 3-3,5 ay önce başlattığını hatırlattı.
”Önümüzdeki 106 gün her manada çok kritiktir, naziktir” diyen Bölükbaşı, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın seçim kampanyasını sertleştirme ve gerginlik eksenine oturtma konusunda bir strateji belirlediğini iddia etti. Bölükbaşı, şöyle devam etti:
”Siyasi sermayesi tükenen, Türkiye’ye verebileceği ve vaat edebileceği artık hiçbir şey kalmayan sayın başbakan ve AKP yöneticileri gerginlikten, iftiradan, yalandan, tehditten, şantajdan medet umar duruma düşmüşlerdir. Bu kampanyada devletin bütün imkanları ve kamu gücü sınırsız ve hayasız şekilde kullanılacaktır. Sayın başbakan ve arkadaşları hukuki, vicdani ve ahlaki hiçbir sınır tanımayan bir kampanya yürüteceklerdir, yalana, iftiraya dayalı. Bu kampanyanın ilk ateşini de sayın başbakan vermiştir, son 10 günlük beyanları bunun açık bir göstergesidir. Sayın Başbakan bu seçim sürecinde çok maskeli binbir surat siyaseti izleyecektir.”
-AK PARTİ İLE CHP ARASINDA ”KAYIKÇI KAVGASI”-
Deniz Bölükbaşı, konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Başbakan Erdoğan ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun seçimlerde MHP’nin ”baraj altında kalacağı” ihtimalinin yüksek olduğunu dile getirdiklerinin hatırlatılması üzerine, Bölükbaşı, bunun gerçekliğine ilişkin ”aç tavuk kendini darı ambarında zannedermiş” değerlendirmesinde bulundu.
Bölükbaşı, Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlığa gelmesinden sonra yeni CHP denilen oluşumla AK Parti arasında dışa yansıyan bir ”kayıkçı kavgası” olmasına rağmen, iki parti arasında Türkiye’nin milli birlik ve bütünlüğünü ilgilendiren konularda ortak zeminde buluşma yönünde ciddi bir hareketlenme görüldüğünü aktardı.
CHP’nin referandumdan bu yana dile getirdiği söylemlere ilişkin değerlendirmeler yapan Bölükbaşı, PKK’ya genel af, Kürtçe’nin eğitim dili olması, mahalli idarelere yetki devri adı altında muhtariyet modelleri arayışını girilmesinin aslında PKK’nın da temel talepleri arasında yer aldığını ifade etti.
-ENGİN ALAN’IN MHP’DEN MİLLETVEKİLİ ADAYLIĞI-
Bölükbaşı, emekli Korgeneral Engin Alan’ın MHP’den milletvekili adaylığına ilişkin bir soru üzerine, Genel Başkan Devlet Bahçeli’nin geçen hafta sonu Mersin ziyaretinde bu konuda bir değerlendirmede bulunduğunu hatırlatarak, ”Sayın genel başkanın açıklamalarını benim yorumlamam izahı olmayan bir garabet teşkil eder” dedi.
Bu konuda AK Parti’ye yandaş basında bazı kampanyalar başlatıldığını belirten Bölükbaşı, şöyle devam etti:
”Sayın Engin Alan’la ilgili ortada bazı iddialar vardır, mahkeme süreçleri de devam etmektedir. Ama bunun ne olacağını da hep beraber göreceğiz. Davanın yürüyüş biçiminden de hukuk adına herkes çok ciddi endişeler taşımaktadır. Sayın Engin Alan hakkında iddia düzeyinde değil, gerçek olarak kanıtlanmış hususlara bakmak lazım. Engin Alan 4,5 yıla yakın özel kuvvetler komutanlığı döneminde, ondan öncesinde ve sonrasında terörle mücadelede unutulmaz hizmetleri olan değerli ve kahraman bir komutandır. Bu son dava süreçlerinden ‘acaba terörle verilen mücadelenin intikamı mı alınmak isteniyor’ izlenimi de Anadolu’da giderek yayılmaktadır. Aday adayı olmak, aday olmak, seçilmek kısmet işidir. Engin paşanın aday olmasına mani bir husus yoktur.
YÖK BAŞKANI, ‘KUZU’ BESLEDİ