34,4465$% 0.3
36,3032€% 0.16
43,4559£% -0.34
2.836,84%0,10
2.562,19%-0,20
9.389,62%-0,33
2000 yılında kurulup merkezi Birleşik Krallık’ta bulunan ve dünya genelinde faaliyet gösteren İnternet tabanlı pazar araştırması ve anket şirketi YouGov tarafından hazırlanan ve ABD merkezli “Forbes” dergisi tarafından yayımlanan raporda, Suudi Arabistan’ın tek başına yılda 13,3 milyar dolar değerinde gıda israfı yaptığı gözler önüne serildi.
Raporda, Suudi Arabistan’dan sonra israfın en çok yaşandığı diğer İslam ülkesi olan Birleşik Arap Emirlikleri’nde (BAE) gıdalardaki israfın ülkedeki toplam atıkların yüzde 40’ını oluşturduğuna dikkat çekildi.
Dergide, Ortadoğu’da gıda maddelerinin kişi başına en fazla israf edildiği ülkelerin başında yer alan Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Mısır’da israfın en fazla restoranlarda ve kutlama sonrası yemek atıklarında meydana geldiğine işaret edildi.
Forbes’in yayımladığı raporda, Ortadoğu’da yılda toplam 1 trilyon dolardan fazla gıdanın israf edildiğinin altı çizildi.
Diğer taraftan, Husilere karşı Suudi Arabistan’ın öncülüğünde başlatılan savaşla birlikte Yemen başta olmak üzere İslam coğrafyasının muhtelif yerlerinde insanlar açlıktan ölürken, bölgede bu denli bir israfın olması tepkilere neden oldu.
İSRAF NEDİR?
İsraf Arapça bir kelime olup, sözlükte, “haddi aşma, hata, cehalet, gaflet” gibi anlamına gelen s-f-r fiil kökünün türemiştir. İsraf yapan kişiye ‘müsrif’ denilir.
İsraf, kişinin sahip olduğu maddi ve manevi varlığını, ölçüsüz ve gereksiz bir şekilde harcamasıdır. Bir başka ifadeyle malı ve zamanı boş yere heba etmesidir.
Buna karşılık, insanın sahip olduğu maddi ve manevi varlığını yeri ve sırası geldiğinde sarf edip kullanmaması da cimrilik ve pintilik olarak değerlendirilmiştir. Öyle ise her iki halde de insanlar davranışlarında ölçülü olmalıdırlar.
Cenabı Allah (c.c.) Furkan suresinin bir ayetinde israfla ilgili şöyle buyurmaktadır:
“Onlar, harcadıklarında ne israf ne de cimrilik edenlerdir. Onların harcamaları, bu ikisi arası dengeli bir harcamadır.”
Dolayısıyla Allah’a inanıp O’na itaat edenler, bu kötü vasıftan uzak durarak arınmış olmalıdırlar. Aksi takdirde kendi içlerinde kendilerine ait olmayan müsriflik sıfatını, yani inançsızların vasfını taşımış olurlar.
Hoca Diye Evlendi Ama Başına Gelmedik Kalmadı!