DOLAR

34,5641$% 0.24

EURO

36,2650% 0.07

STERLİN

43,5280£% -0.13

GRAM ALTIN

2.995,83%1,15

ONS

2.697,45%0,97

BİST100

9.423,26%0,59

a

MİTİNG GİBİ DURUŞMA…

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, belediyeye yönelik yolsuzluk operasyonu kapsamında 397 yıl hapis cezası talebiyle yargılandığı İzmir Adliyesi 8. Ağır Ceza Mahkemesi'nde ifade verdi. Sanık Kocaoğlu’nun kimlik tespiti yapıldı. Aylık geliri sorulan Kocaoğlu, 80 bin lira olduğunu ifade etti.

İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne düzenlenen yolsuzluk operasyonuyla ilgili olarak, aralarında Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun da bulunduğu 130 sanıklı dava başladı. İzmir 8. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada Pervin Şenel Genç, Erhan Bey, Hilmi Özen, Serdal Selçuk Savcı, Hüseyin Kırmızı ve Tülay Azeri’nin de aralarında olduğu 24 tutuklu sanık hazır bulundu. Duruşmaya, iddianamede adı bir numaralı sanık olarak geçen Aziz Kocaoğlu da katıldı. Tutuksuz sanıklardan dördü, ilk duruşmaya katılmadı. Mahkeme heyeti tarafından 396 sayfalık iddianamenin kabul kararının okunmasının ardından sanık ve avukatların isimlerinin tutanağa geçirilerek kimlik tespitine başlandı.
Duruşmada ilk olarak, ismi iddianamenin ilk sırasında yer alan Kocaoğlu’nun kimlik tespiti yapıldı. Evli ve sabıkasız olduğunu ifade eden Kocaoğlu, aylık gelirinin 80 bin lira olduğunu söyledi. Tutuksuz sanıklardan Ahmet Faik Akın ise yönetmen olduğunu, dava sebebiyle şu an çalışamadığını dile getirerek, çalıştığı zamanlarda aylık gelirinin 10 bin lira civarında olduğunu, şu an gelirinin olmadığını kaydetti. 

Duruşmanın yapıldığı Bayraklı Adliyesi’ne çıkarma yapan CHP’lilerden Grup Başkanvekili Muharrem İnce, “Her ampulün bir ömrü vardır. Bu ampulün ömrü dolmak üzeredir. Zulüm ilelebet payidar olmaz. Bu zulüm sona erecektir. CHP direnmeye devam edecektirö dedi. Adliye önünde yaklaşık 10 bin kişi toplandı. Geçen yıl Mayıs ve Kasım aylarında polisin gerçekleştirdiği operasyonlarla ilgili, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun aralarında bulunduğu ikisi aranan, ikisi başka suçtan tutuklu olmak üzere toplam, 22’si tutuklu 130 sanığın yargılandığı dava, İzmir Özel Yetkili 8’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başladı. Mete Atilla Kırdar, Bahattin Yadoğlu’nun mağdur, Cevahir Cem Kiraz, Kazım Murat Aydın’ın müşteki olduğu, 10 gün sürecek davanın ilk duruşması nedeniyle polis yoğun güvenlik önlemleri alırken, protestoya gelen işçiler, sosyal tesisler tarafına, partililer ise C blok girişine yönlendirildi. Her iki tarafta toplanan yaklaşık 10 bin kişi, protestolarıyla sloganlarıyla davaya yönelik tepkilerini dile getirdi. C Blok tarafından birinci kattaki duruşma salonuna çıkış merdivenleri ise, polis tarafından tutuldu ve duruşmayla ilgisi olmayanlar alınmadı. Saat 09.00 sıralarında tutuklu sanıkların tümü yerlerini alırken, CHP’li miletvekilleri ile vekaleti bulunan avukatlar ve sanıkların birinci derece yakınları içeri alındı. Daha sonra da hazır bulunan tüm sanıklar, adları okunarak salona alındı. 
CHP DİRENİŞİNE DEVAM EDECEK
Duruşma başlamadan önce adliyeye Sezgin Tanrıkulu, Gökhan Günaydın, Birgül Ayman Güler ve Alaatin Yüksel ile birlikte gelen Muharrem İnce, “Burada sorgulanan İzmir belediyesinin yönetimi değildir. İzmir’in direniş gücü, boyun eğmemesi sorgulanıyor. Her ampulün bir ömrü vardır. Bu ampulun ömrü dolmak üzeredir. İzmir buna boyun eğmeyecektir. Başbakan zamanında “CHP’li belediyeler, Alman vakıfları aracılığıyla PKK’ya para yardımında bulunuyor’ dedi. Gensoru verdik. Gıkı çıkmadı. “İftira atıyorsun’ dedik. Ama o kaçtı, meclise gelemedi. CHP her zaman direnmeye devam edecektir. CHP’li belediyeler, iftira kampanyalarıyla karalanmak isteniyor. İzmir’in hemen yanı başında Turgutlu Belediyesi’nde, Zeytinburnu’nda neler yaşandığını ortaya çıkardık, söyledik. Alımsız ihaleleri belirledik. Buna susan iktidar, CHP’li belediyelerden hıncını almak istiyor, pes ettirmek istiyor. Meclis başkanı, Cumhurbaşkanı, Başbakan Recep Erdoğan’ın talimatlarıyla hareket edebilir. Yargıya diz çöktürülebilir. Ama CHP direnmeye devam edecektir. Bugün yaşadıklarımız tarihin gelişimine, bilime terstir. Zulüm ilelebet payidar olmaz. Bu zulüm sona erecektirö dedi. Gökhan Günaydın da, “Davanın ilk günündeyiz. Yargılanmaya çalışılan, İzmir ve sosyal belediyecilik anlayışıdır. Başkan’a “niye süt portakal dağıttın?’ deniyor. Şimdi ise onlar yapacaklarını ilan ediyorlar. Müfettişler, her gün CHP’li belediyelerde suçlu aramaktadırlar. İzmir Büyükşehir Belediyesi de çalıştırılmak istenmiyor. Kentsel dönüşüm projelerinin bazılarına onay çıkmadı. İzmir halkı yargılanıyor. Ancak İzmir yalnız değil. Çağdaşlık, aydınlık isteyenler onun yanında. Burada yargılayanları tarih elbet yargılayacaktır. Polisiyle savcısıyla hakimiyle çeteleşmeye girenler bunun hesabını vereceklerö dedi. Sezgin Tanrıkulu ise, “Her yerde “özel yetkili mahkemeler kaldırılsın’ dedik. Biz, bu mahkemeleri Türkiye’nin yargı sisteminden çıkaracağız. İzmir halkıyla beraber sonuna kadar mücadele edeceğizö dedi. Burada ilçe belediye başkanları da hazır bulundu.
CÜPPELİ, SİYAH PANKARTLI PROTESTO
Adliye girişine cüppeleri ve ellerindeki, üzerinde, “Anayasaya aykırı mahkemeler kaldırılsınö, “Adalete uzanmayın çarpılırsınızö, “Hukuka uzanan eller kırılır”, “Süt’e su, altına bakır katabilirsiniz, ama adalet hiçbir katkı maddesi kabul etmez”, “Ne zulüm, ne merhamet sadece adalet” yazılı siyah pankartlarla gelen Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu da protestoda bulundu. Grup adına açıklama yapan Avukat Özdemir Sökmen, “Bu dava sadece İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni değil kanımızca Türkiye’deki tüm yerel yönetimleri ilgilendirmektedir. Seçilmiş olan bir belediye başkanının çete reisi, örgüt lideri olduğu iddiası ile hakim karşısına çıkarılıyor olması, Türkiye’de belki de ilk kez gerçekleyen bir olay olup, tüm kamuoyunu ilgilendirmektedir. Özel yetkili mahkemelerin kurulmasıyla anayasamızda yer alan doğal hakim ilkesi ortadan kaldırılmıştır. Bu mahkemelerin mutlak surette kaldırılması, özel, genel mahkeme ayrımına son verilmesi gerekmektedir. Bu sebeplerle bugün başlayacak yargılamayı yapacak olan mahkemenin kanımızca böyle bir davaya bakmaya görevli olmadığına inanıyoruzö dedi.
İZDİHAM YAŞANDI
Saat 09.30 sıralarında ise, iddianamede birinci sanık olarak yer alan, hakkında 397 yıla kadar hapis cezası istenen tutuksuz sanık Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Bayraklı’daki adliyeye geldi. Partililerin alkışları arasında, “İzmir Azizdir, Aziz kalacakö sloganlarıyla karşılanan Kocaoğlu, buluştuğu Muharrem İnce ile adliyeye girdi. Başkan Kocaoğlu, adliyeye girerken izdiham yaşandı, kendisine sevgi gösterisinde bulunanlara el salladı ancak konuşmadı. 
KİMLİK TESPİTİYLE BAŞLADI
Davanın ilk duruşması, sanıkların yerlerini alması ve kimlik tespitinin ardından başladı. Avukatlar ile mahkemenin, 324 sayfalık iddianamenin okunmaması konusunda uzlaştığı, ilk olarak Başkan Kocaoğlu’nun, 300 sayfayı bulan savunmasının alınmasının planlandığı bildirildi. Bu arada, bazı avukatlar da salonun dar olması nedeniyle içeri girememelerine tepki gösterdi. İzmir’de ilk defa sanık sayısı bakımından en kalabalık duruşmanın yapıldığı adliye çevresinde kuş uçurtulmazken, park yasakları da uygulandı. Bu arada, CHP İzmir milletvekili Alaatin Yüksel’in, “Yüzyılın savunmasını yapacağızö şeklindeki değerlendirmesi gibi CHP Genel Merkezi’nin talimatıyla karşılaştırmalı olarak toplu savunma yapılacağı dile getirildi. 
MİTİNGE DÖNÜŞTÜ
Adliyenin sosyal tesisleri tarafında protesto için toplanan ve kentin çeşitli yerlerinden gelen, özellikle DİSK’e bağlı işçilerin bulunduğu grup, desteklerini mitinge çevirdi. “İzmir Azizdir Aziz Kalacakö sloganları atıp Başkan Kocaoğlu’nun fotoğraflarının taşındığı gruplar adına yapılan açıklamalarda, siyasi olduğunu ileri sürdükleri davanın düşmesi, tutuklu sanıkların serbest bırakılmasını istedi. Alana kurulan dev ekrandan da Başkan Kocaoğlu’nun önceden çekilmiş görüntüleri yayınlandı. Gruptakiler, yanlarından geçen cezaevi nakil araçlarındakilere de sevgi gösterisinde bulundu.
OTURUMA ARA VERİLDİ
Mahkeme’nin kimlik tespiti sırasında ilk duruşmaya sanıklar Bülent Cankurtaran, Çağlar Haspolat, Filiz Yücesoy ve İbrahim Korkmaz’ın katılmadığı tespit edildi.
Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun avukatı Ercan Demir kimlik tespitinin tamamlanmasından sonra, görevsizlik konusunda talepleri olacağını ancak önce mahkeme salonuna kurulan barkovizyona hazırlık soruşturması ve delil toplamayla ilgili görüşlerini bilgisayarlardan yansıtarak anlatmak istediklerini söyledi. Mahkeme Başkanı önce sistemin buna uygun olmadığını belirtti. Ancak, avukatlar ısrar edince kabul etti. Avukat Ercan Demir, 55 sayfadan oluşan görüşlerinin uzun süreceği için eğer ara verilecekse verilmesini daha sonra bölünmemesini önerdi. Mahkeme Başkanı’da davaya 1.5 saat ara verdi.
Bu ara sırasında Kocaoğlu Adliye içinde Baro’ya ayrılan büroya giderek burada avukatlarıyla bir görüşme yaptı. Kocaoğlu bu sırada gazetecilerin sorularını da yanıtladı. Dışarıda bekleyen kalabalığın hatırlatılması üzerine Başkan Kocaoğlu, “Hayatımda gördüğüm, görebileceğimiz en büyük onur bizim için. Halkımız bize sahip çıktı. Kendilerine minnettarım, teşekkür ediyorum. Mahkemede bugün hakimin takdiri olması durumunda ifade vereğim” dedi. Kocaoğlu savcıya verdiği ifade ile mahkeme ifadesi arasında fark olup olmayacağı yolundaki soruya da “Ben savcıya ifade verdiğimde hangi sorularla karşılaşacağımı bilmiyorudum. Ancak şimdi elimizde iddianame var. Orada bize isnat edilen suçlara karşı bizler de gerekli savunma ve açıklamalarımızı yapacağız” dedi. 
İNCE KONUŞTU
Davaya ara verildiğinde milletvekilleri, CHP’li yöneticiler, belediye başkanları dışarıda toplananlara hazırlanan kürsüden seslendi. CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce, yüzyılın davasının başladığını söyledi. Artık, daha çok çalışıp, cesur olmaları gerektiğini belirten İnce, “Sokak sokak Cumhuriyet düşmanlarına meydan okuyacağız. Yaptıklarını anlatacağız. Türkiye kuşatılmış olabilir, insanlar diz çöktürülmüş olabilir. Ancak hiçbir şey 1919 şartlarından daha kötü değildir. Bunu yenecek gücümüz var. Biz Başbakan Erdoğan gibi 3 bin polisle dolaşmıyoruz. Polisler yetmiyor kendisi de çakı taşıyor” dedi. 
Bu sırada kürsüde işçilerden biri adaletin simgesi terazi tutarken diğeri elleri kelepçeleri olarak Büyükşehir Belediyesi soruşturmasına konu olan üreticiden alınıp okullara ve halka dağıtılan çiçek, süt ve mandalina tutarak, protesesto gösterisi yaptı. Adliye önünde toplananlara Urla Bademler Çiçek Kooperatifi bir kamyon menekşe dağıttı.
Duruşmadan notlar:
DAVAYA DÖRT SANIK KATILMADI
-Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Sırrı Aydoğan ve kardeşi İZFAŞ eski Genel Müdür Yardımcısı Taşkın Aydoğan aynı davada yargılandı.
-İZFAŞ eski Genel Müdürü Doğan İşleyen ve yeni görev gelen İZFAŞ Genel Müdür Vekili Mehmet Şakir Örs de mahkemede yan yana yer aldı.
-Mahkeme Başkanı Cahit Kargı, kimlik tespiti sırasında çalan cep telefonları için salonda bulunanları sık sık kapatmaları veya sessize almaları konusunda uyardı. Davanın başlamasından sonra sükuneti bozan olursa ihtar etmeden dışarı çıkartacağını belirten Mahkeme Başkanı Kargı, bir ara sessize aldığı kendi cep telefonundan arama gelince kürsüden kalkarak görüşme odasına geçti
-Tutuklu sanıklardan Ali Sabuktay’ın sakallarını kestiği, Selçuk Savcı’nın ise top sakal bıraktığı görüldü
-Hakim Avukatı olmayanlara avukat isteyip istemediklerini sordu. İsteyenlere avukat temin edileceğini belirtti. Veysel Çıldır avukat istemedi. Avukatı olmayan dört kişiye mevcut avukatlar temsil etmek istediklerini açıkladılar
Turaç TOP, Bahri KARATAŞ,Utku BOLULU, Taylan YILDIRIM Mücahit BEKTAŞ, Yasin TİNBEK, Hakan GÜNGÖRDÜ / İZMİR

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

GENELKURMAY’DAN FOTOĞRAF SERVİSİ

HIZLI YORUM YAP