35,2068$% 0.3
36,7672€% 0.92
44,3202£% 0.7
2.968,33%1,32
2.622,74%1,01
9.724,50%-0,42
” Bazı operasyonların isimsiz kahramanları vardır. Yıllar sonra ortaya çıkar! Emekli olduktan sonra bir köyde, torunlarıyla yaşamaya başlamıştır ve sessiz sedasız yaşananları izler. O isimsiz kahramanı anlatacağım ve elle tutulur hale getireceğim.
Önce 1992 yılının Aralık ayına uzanalım. Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Başkanlığı’nın hazırladığı “Hizbullah Raporu”ndaki tespitle başlayalım:
“… 1991 yılı Mayıs ayından itibaren Güneydoğu Anadolu Bölgemizin bazı il ve ilçelerinde PKK ile kamuoyunda Hizbullahçılar olarak adlandırılan grubun adam öldürme, bombalama, kundaklama, darp ve silahlı saldırı şeklinde cereyan eden karşılıklı çatışmalar sürmektedir.” Bu raporla birlikte Hizbullah artık bilinir ve görünür oldu! Hem devlette hem de kamuoyunda.
Şimdi gelelim o isimsiz kahramana…
Niyazi Palabıyık… Emniyet istihbaratta önemli görevlerde bulundu. 17 Ocak 2000’de İstanbul/ Beykoz’da Hizbullah lideri Hüseyin Velioğlu’na yapılan operasyonu yönetti ve suskunluğunu SÖZCÜ’ye bozdu. 2000 yılında, İstihbarat Şube Müdürlüğü’nden Sorumlu Emniyet Müdür Yardımcısı olan Niyazi Palabıyık adım adım hücre evi baskınını anlattı.
“… Hizbullah’ın ismi 1990’lı yıllarda duyuldu. Süreç ilk etapta, PKK’lı bilinen insanları satırla öldürmeleriyle başladı. Diyarbakır, Batman ve Mardin’de en çok görülüyor. Bir insanın el uzvuna bakın.
Elden sonra parmaklar gelir. PKK baş parmaksa işaret parmağı da Hizbullah! Bunların temel amacı Kürtçülük üzerinden devlet kurmak. PKK, Marksist-Leninist temellere dayanıp dini inancı reddetti, Hizbullah dini inancı öne aldı. Bu yüzden PKK’yla mücadele başlıyor.
MOBİL EYLEMLER
Batman, Diyarbakır, Mardin ölçekliyken daha sonra PKK’nın yoğun olduğu illere taşındı. 1991-1996 arasında Mersin’de istihbaratta görevliydim. İlk mobil eylemlerini Adana, Mersin’de yaptı. Örneğin beş mobil eylem timi kurmuş, ikişer kişiden oluşuyor, 10 kişi. Mersin’de bunlardan altısını yakaladık. Örgüte ilk vakıfiyetim orada başladı.
PUSULAYLA HABERLEŞME
Daha sonra görev yerim İzmir oldu. Konca Kuriş isimli bir araştırmacı-yazar vardı. Kuriş, 16 Temmuz 1998’de ortadan kayboldu. Ben 1998’in Şubat ayında İstanbul’da göreve başladım. Çok vahşi bir örgüt bu! Yaptığı eylemi duyamıyorsunuz PKK gibi. Hemen üstlenmiyorlar. İnsanlar ortadan kayboluyor. Haber yok vs… 2000 yılına kadar Türkiye genelinde eylemler oldu. Yaklaşık 1.5 yıl boyunca Hizbullah’la ilgili çalışma yaptık. Elle tutulur, gözle görülür bilgilere ihtiyacımız vardı ve bulduk. Zor bulduk! Çünkü; telefon trafiği yok, elektronik haberleşmeyi çok kullanmıyorlar, pusulalar şeklinde haberleşiyorlardı. Fiziki takipleri yaptık… Hiç ummadığımız şekilde bazı bilgilere ulaştık.
180 BİN SAYFA DOKÜMAN
Beykoz’daki hücre evini bulduk ve 17 Ocak 2000’de düğmeye bastık. Öncesinde emniyette toplantı yaptık. ‘Burada bir hücre evi var, örgütün beyin kadrosu burada ve silahlı çatışma yaşanacak’ dedikten sonra operasyona başladık. Çatışma oldu ve Velioğlu öldürüldü. Üst düzey bir isim var; Edip Gümüş. Bu ismi aklınızda tutun. Gümüş, siyasi kanat sorumlusu, askeri kanat sorumlusu da Cemal Tutar’dı. Bunları canlı yakaladık, Hüseyin Velioğlu öldürüldü. En önemlisi bilgisayarlardı ve onları topladım. Çünkü hepsini kurşunlamıştı Velioğlu. O bilgisayarlardan 180 bin sayfa doküman çıkarttım. Hizbullah’ın Beykoz’daki evinden elde ettiğim dokümanları ben özel kuryelerle 43 ile gönderdim. Bunlardan en önemlisi Diyarbakır, Batman, Mardin’di. Bir o kadar da Gaziantep, Adana, Ankara var. Saydığım yerlerin hepsinde öldürülüp gömülmüş insanlara ulaştık. Mezar evler çıktı. Konca Kuriş’in cesedi Konya’da bulundu. Hücre evinden bulunan belgelerle Hizbullah bitme noktasına gelmişse bunun kilidi Beykoz operasyonudur.
Edip Gümüş… 4 Ocak 2011’de tahliye edildi, yurtdışına kaçtı.
İŞKENCEYLE ÖLDÜRÜLENLERİN KAMERA KAYITLARI ADLİ MAKAMLARDA, BAKSINLAR
“… Edip Gümüş’ü aklınızda tutun dedim. Siyasi kanat sorumlusu. Ele geçen bilgilerden sonra Gümüş ve Cemal Tutar cezaevine konuldu. Bu Edip Gümüş ne hikmetse bakın ne hikmetse diyorum bu iktidar döneminde 2011’de saldılar. Gümüş kim? 250 insanın katili! Bunu neden söyledim? O evde bulduğumuz kayıtlar var, tellerle, işkencelerle insanlar öldürüldü. Biz valizler dolusu kamera kayıtlarını adli makamlara teslim ettik. Yarın bir gün bu kayıtları bulamadık derlerse… Sadettin Tantan Bey orada, izlediler! Kimse kayıt yok demesin. Edip Gümüş… 250 kişinin katili. Hepsini mi konuşturdun, hayır. Ama elde edilen görüntülü, diğer ifadelerle desteklenmiş cinayetler var. Uydurmuyorum. Desteksiz konuşmuyorum! Allah’tan korkmak lazım. Gümüş nasıl oluyor da 11 yıl sonra çıkıyor?
30 Mayıs 2000
PALABIYIK: ÇAKICI VE AKBİL OPERASYONUNUN MERKEZİNDEYDİ
Niyazi Palabıyık, Hizbullah başta olmak üzere sayısız operasyona imza attı. Bunlardan birisi de Alaattin Çakıcı’nın Türkiye’ye getirilmesiydi. Yine AKP kadrolarını yakından ilgilendiren AKBİL operasyonunun merkezindeydi. 2003 yılında İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu tarafından merkeze alındı ve aktif görev verilmedi. 2015’te de emekli oldu. Emekli edildikten sonra Ankara’ya gitti ve “FETÖ’cülerle beni aynı anda nasıl emekli edersiniz” diye isyan etti.
Batmanlı Hüda-Par-Hizbullah'çı bakın kim çıktı?
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.