Pakistan’da bulunan Başbakan Erdoğan’dan, Uludere olayı, kredi derecelendirme kuruluşu S&P ve Başkanlık sistemi ile ilgili çarpıcı açıklamalar geldi.
İslamabad’da kaldığı otelde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdoğan’ın açıklamaları, bugünkü gazetelerde yer aldı.
Uludere olayıyla ilgili konuşan Erdoğan, “Operasyonunu kararını kendisinin verdiği” iddialarını, olayı operasyondan hemen sonra öğrendiğini söyleyerek yalanladı.
Görüntülere ilişkin CD’leri izlediğini belirten Erdoğan, “30-40 kişilik grup, katırlar, insanlar var. O yükseklikten bu Ahmet midir? Mehmet midir? Bilmek mümkün değil. TSK görevini samimi şekilde yapmıştır” dedi.
“Hata da olabilir. Hatayı da açıkladık, özrü de açıkladık” diyen Erdoğan, “Tazminatı da açıkladık. Ama birileri istismar ediyor. Allah aşkına tazminatsa tazminat… Bizim resmi tazminatımız ötesinde yaptık. İlla terör örgütünün istediğini mi söyleyeceğiz. Kusura bakmasınlar” şeklinde konuştu.
MİLLİ KREDİ DERECELENDİRME KURULUŞU
Erdoğan, kredi derecelendirme kuruluşu S&P ile anlaşmayı tek taraflı iptal etmeyi düşündüklerini belirtirken, milli kredi derecelendirme kuruluşunun sinyalini verdi.
Erdoğan’ın konuyla ilgili sözleri şöyle:
S&P’nin açıklamasını daha önce de söylediğim gibi ideolojik buluyorum. Kredi derecelendirme kuruluşlarının siyasetten ari olduğunu düşünmek mümkün değil. İflasa giden ülkenin derecesini yükselteme çalışıyorlar, aynı kararda bizimkisini de durağana çeviriyorlar. Başka bir kredilendirme kuruluşu, Yunanistan’la ilgili notu BB’den CC’ye düşürdü. Bu yaptığı değerlendirmelerin yanlış olduğunu gösteriyor.
Bu sene G-20 toplantısında kredi derecelendirme kuruluşlarını tartışacağız. Bunlar ülkelerin dünyaya açılımında örneğin tahvil alacaklar ya da reel yatırıma girecekler bu tür derecelendirme kuruluşlarının notlarına bakıyorlar. Ama kendi kuruluşları varsa, ben bu ülkeyi tanıyorum kredi derecelendirme kuruluşlarının notu ilgilendirmez diyor. Zaten S&P açıklamasının bizim piyasalarda bir etkisi olmadı. Biz iyi yönettik. Bizim yaptığımız açıklamalar bu kuruluşun itibarını dünyada sarstı.
Tabii Türkiye’de şu anda bizim adım atmamızın çok büyük faydası var. En azından bizim bu kuruluşlar vasıtasıyla, hem içimizde kuruluşların müracaat edeceği öncü kuruluş olur. Hem bu kuruluş, uluslararası piyasada böyle bir yarışın içine girer. Belki kendine üyeler bulur. Standard&Poor’s ile biz her yıl anlaşma yapıyoruz. Gerekirse gözden geçirir tek taraflı anlaşmayı iptal ederiz. Arkadaşlarla çalışıyoruz. Buna mani bir şey yok.
BAŞKANLIK SİSTEMİ
Başbakan Erdoğan Başkanlık sistemni tartışmalarına da Pakistan’dan yanıt verdi. Erdoğan, “Bu başkanlık da olabilir yarı başkanlık da olabilir. Biz tıpatıp Amerikalıların sistemini ya da Fransızların sistemini alalım demiyoruz. Pakistan’da da başkanlık sistemi var, bunu alabilir miyiz? Tüm mesele arkadaşlarımızın buna kafa yormasıdır. Aydınlarımıza da gideriz. Kusura bakmayın, biz dünyayı tanıyoruz hangi ülkede hangi sistem var. Kitapların içine kapanıp kalmadık, nerede ne sistem var biliyoruz. Amerika diktaya mı gitti Fransa diktaya mı gitti? CHP’de de MHP’de de şöyle bir yaklaşım var; parlamenter demokrasi diyorlar. Amerika’da, Fransa’da parlamento yok mu? Orada denetim daha fazla. Öyle söylüyorlar ki, orada denetim yetkisi var. Halkımızın bunu bilmesinde fayda var. Bunlar tartışılsın. Parlamenter sistem tartışılsın. Ziya Paşa’nın söylediği gibi, ‘Müsademeyi efkardan barika-i hakikat doğar’. Hakikat güneşini doğurmak için hakikatler çarpışsın.”