35,4179$% 0.24
36,4329€% -0.2
43,4677£% -0.14
3.062,10%0,99
2.692,74%0,89
9.910,61%-0,90
Sevgili okurlarım, Türkiye geçtiğimiz pazar günü son yılların en büyük facialarından birine tanık oldu…
Devrilen bir tren, 24 ölü ve yüzlerce yaralı.
Ekranlardan izledik, başta askeriye olmak üzere devletin ilgili birimleri ve traktörleriyle yardıma gelen vatandaşların hepsine teşekkür borçluyuz.
Gece saatlerinde geçilen son haberlerde ölü sayısı 10 olarak veriliyordu.
Sabah bu rakamın 24′e ulaştığını öğrendik.
Son gelen haberlere göre trenin iki makinisti gözaltına alınmış.
Bu olaylar hep böyle gelişir!
Büyük sorumlular görmezden gelinir, kabak küçüklerin başına patlar!
* * *
Gözlerimizle gördük, kazanın sebebi tren raylarının altının sel nedeniyle oyulmuş olması.
Seller rayların altındaki toprağı sürüklemiş ve raylar sanki bir köprü gibi havada asılı kalmış.
Söylentilere göre oralarda tehlikeli durumlar olduğu biliniyormuş, onarım için ihale açılacakmış ama iş aksamış…
Çünkü ödenek çıkmamış.
Sonrasında trenin beş vagonu devrilmiş ve olan 24 cana olmuş.
Şimdi bu olayın sorumluları kimdir?
Sadece o iki makinist mi, yoksa gerekli ödenekleri çıkarmayan, olup biteni savsaklayan, işi erteleyen, işi oluruna bırakan daha üst düzey yetkililer mi?
* * *
Gelişmeleri pazar gecesi televizyondan izlerken, Türkiye’ye özgü bir olaya daha tanıklık etmek zorunda kaldık!
Başbakanlık, tren kazası için “Geçici yayın yasağı” getirmişti!
Getirmesine getirmişti de gerek ekranlarda ve gerekse internet haber sitelerinde yayınlar olanca hızıyla sürüp gidiyordu.
Hiçbir medya kuruluşu yayını durdurmamıştı…
* * *
Normal olan da zaten budur.
Orada bir facia yaşanmış ve sen işi gücü bırakıp yayın yasağı getiriyorsun!
Neden, niçin, hangi gerekçeyle?
O saatte olan olmuş, insanlar can vermiş, bir bölümü de vagonların içinde sıkışıp kalmış. Onların çıkarılması sabahı bulacak.
İşin daha da vahim boyutu var:
Yayın yasağını kimse takmıyor, konuyla ilgili görüntü ve haberler aynen yayınlanıyordu.
Alınan o kararın ciddiyeti ve geçerliği zaten yoktu…
Yayın yasağı neyi önleyecekti?
Aklı başında bir devlet böyle bir kararı nasıl alırdı?
Ortada bir facia vardı…
Neyi gizleyecektik, kimden gizleyecektik?
Üstelik “Geçici yayın yasağı” ne demekti, hangi anlama geliyordu, kaç saat veya kaç gün sürecekti!
* * *
Bir terör olayı yaşanır, yayın yasağı getirilmesini aklım alır.
Katiller kaçmıştır, manzara kanlıdır ve çok kötüdür, toplumun moralini bozacak niteliktedir.
Katillerin yakalanması için böyle bir yasağın getirilmesinde sakınca olmayabilir.
Nitekim yaşadığımız pek çok terör olayı sonrasında bu yasak getirilmişti.
Ama bir tren kazasında değil.
İlk kez tanık olduk…
Ve hiç kimse takmadı!
Bizim Başbakanlık son gününde açığa düştü.
R-ant İçerim ki…
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.