HASTANEDE ‘EVET’ DEDİLER

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

İşletmecilik yapan Tunç, 2009 yılında lösemiye yakalandı. Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Hematoloji Servisi’ndeki ilk tedavisi başarıyla sonuçlandı. Hayatına devam eden Tunç, bu sırada tanıştığı Arı ile kısa bir süre sonra evlenmeye karar verdi. Evlilik hazırlıkları yapmaya başladılar ancak hastalık, Mehmet Tunç’un peşini bırakmadı. 2010 Kasım ayında kötüleşerek acilen hastaneye kaldırıldı. Doktorlar, kan değerleri çok düşen Tunç için umut verici konuşmadı, iyileşmesinin neredeyse imkansız olduğunu söylediler. Ayşegül Arı ise evlilik hayali kurduğu sevdiğini, en kötü günlerinde bile yalnız bırakmadı. Moral vermek için yanından hiç ayrılmadı. Kışa denk gelen yaş gününü, moral bulsun diye hastanede kutladı. Hematoloji servisindeki odada refakatçi koltuğunda birçok defa sabahlayan Ayşegül hanım, Mehmet beye her zaman umut ve sevgi aşıladı. Birbirini seven iki gencin aşkları, sonunda kansere karşı galip geldi. Üç aylık tedavi sonucunda kan değerleri yükselen Tunç’un hastalığı yenme azmi herkesi şaşırttı. Doktorları, tedavinin olumlu sonuç verdiğini ve başka bir merkezde yapılacak ilik nakliyle sağlığına tamamen kavuşabileceğini müjdeledi. En kötü günlerinde birbirlerine destek olan Mehmet ile Ayşegül, zor zamanlarında yanlarında olan hastane çalışanları ve hastalarla en güzel günlerini de paylaşmaya karar verdi. Ayşegül Arı’nın hastanede gelinlik giymeye karar vermesinin ardından yetkili makamlardan izin istendi. Gelinlik, hasta yakınları tarafından alındı. Pasta ve diğer hazırlıkları ise hastane yönetimi, Hasta Hakları ve Sosyal Servis birimleri üstlendi. Nikah memuru da hastaneye davet edildi. Hematoloji servisi koridorunda Mehmet ile Ayşegül, iyi ve kötü günde birbirlerine destek olmaya söz verip “Evet” diyerek hayatlarını birleştirdi. Herkesi duygulandıran nikahta damat, gelini öpüp uzun süre sarıldı. Sonra da birbirlerine pasta ikram ettiler. Mutlulukları gözlerinden okunan gelin ve damat, servis çalışanları, hastalar ve yakınlarıyla hatıra fotoğrafı çektirdi.
Eşiyle tanıştığında hastalığını ve kanserle savaşın zorluğunu bildiğini söyleyen Ayşegül Tunç (Arı), “İmkansız gibi görünen, çok zor bir savaş bu. Önce Allah’ın şifa vereceğine inansınlar, daha sonra sevgilerine güvensinler. Birbirlerini sevmeye devam etsinler, korkmasınlar. Emin olun, Allah yardım ediyor. Kalpler, gönüller bir olduğunda başaramayacağınız şey yoktur. Eşimi, kanserle mücadeleyi başarmış sayabiliriz. Şimdi ilik nakli olacak. Mücadelesini benim için, sevgimiz için verdiğini biliyorum. Başardık biz, herkes başarabilir. Yeter ki önce inansınlar.” dedi. Bir otel ya da düğün salonu yerine hastanede gelinlik giymek istediğini vurgulayan Ayşegül hanım, “Hastane, evimiz gibi oldu. Burada doktorlar, hemşireler, sağlık çalışanları, hasta ve hasta yakınlarıyla bir aileyiz. En güzel günümüzde onların da yanımızda olmasını istedik.” şeklinde konuştu.
Eşini çok sevdiğini söyleyen Mehmet Tunç da, “Onun da beni çok sevdiğini biliyorum. Bu sevgi inşallah beni tamamen iyileştirecek. Doktorlarımıza, hemşirelerimize, bana destek veren hastalara, yakınlarına ve hastane çalışanlarına minnettarım. Tedavimiz birkaç gün daha süreceği için balayına çıkamıyoruz ama biz böyle de çok mutluyuz.” dedi. Yeni evli çift, hayallerinin çocuk sahibi olmak olduğunu söyledi.
Çifte evlilik için gereken her türlü desteği verdiklerini belirten Hastane Hasta Hakları Birimi Sorumlusu Afet Yüzer ise sevginin her zorluğu yenebileceğini, hastanede hep kötü şeyler olmadığını, çok güzel şeylerin de yaşandığını ifade etti. Hematoloji servis’nde görevli Dr. Barış Gelen de hastanın durumunun iyi olduğunu, tıbbi açıdan evlenmelerine mani bulunmadığını ifade ederek, şunları söyledi: “Geçen kasım ayında ilk başvurduğunda durumu iyi değildi. Verdiğimiz tedaviye olumlu yanıt verdi. Hastamızı, akut lösemi tanısıyla izliyoruz, tedavisi sürüyor. Kemik iliği nakli için başka bir merkeze yönlendireceğiz. Şu anda tıbbi açıdan bir sıkıntı yok. Moral, iyileşmesi açısından çok önemli. Birkaç gün daha serviste kaldıktan sonra taburcu edeceğiz.”