ALMANYA’DA FUHUŞA SAVAŞ AÇTI!

 

Almanya da fuhuşu zorlaştırıcı ve hayat kadınlarının konumlarını güçlendirici düzenlemelere gidiyor. Birlik Partileri ile sosyal demokrat SPD arasında kurulması beklenen koalisyonun anlaşmasında da yer alan konuya göre, 2002’den bu yana geçerli olan ve fuhuş sektöründeki kadınların çalışma koşullarını tanımlayan yasanın yeniden düzenlenmesi hedefleniyor. Şu anda geçerli olan yasaya göre fuhuş normal bir meslek ve ekonomik bir sektör olarak tanımlanıyor, genelevler eğlence işletmesi statüsünde çalışıyor. Söz konusu yasa, başka bir deyişle ‘yasal fahişelik’ yıllardır başta feminist örgütler olmak üzere çeşitli kesimlerin tepkisine neden oluyor ve Almanya’nın son on yılda ‘Avrupa’nın fuhuş merkezi’ olduğu belirtiliyor. Ülkede en az 400 bin, başka tahminlere göre 800 bin hayat kadını bulunuyor. Avrupa’nın en liberal fuhuş yasasının yürürlükte olduğu Almanya’da sektörün yıllık cirosu ise en az 14 milyar Euro.

 

En çok eleştirilen konulardan biri de genelevlerde ‘limitsiz, sabit tarife’ anlamına gelen “flatrate” uygulaması. Hayat kadınlarının erkekler tarafından sınırsız biçimde sömürülmesini kolaylaştıran bu uygulamanın insan haklarını ihlal ettiği belirtiliyor. 17 Aralık’ta görev başına geçmesi beklenen Merkel başbakanlığındaki yeni hükümet, yasa kapsamında bir dizi reform planlanıyor. Almanya’nın konuya yaklaşımı fuhuşun Fransa’da olduğu gibi yasaklanmasının gerçekçi olmadığından yola çıkıyor. Buna karşın özellikle hayat kadınlarının çalışma koşullarının ve fuhuşa zorlananların yasal konumlarının güçlendirilmesi hedefleniyor.

 

Reform planına göre 2002 sonrası kaldırılan genelevlere yönelik kontrollerin yeniden başlatılması, bu kapsamda hayat kadınlarının çalışma ile hijyenik durumlarının ve zorla hayat kadını çalıştıranların da saptanması amaçlanıyor. Zabıta yetkileri Almanya’da 10 binden fazla kadının fuhuşa zorlandığını tahmin ediyor, ancak Terre des Femmes gibi kadın örgütleri bu sayının sadece buz dağının görünen kısmı ve gerçek sayının 100 bine yakın olduğunu savunuyor. Fuhuşa zorlanan ve büyük çoğunluğu Bulgaristan, Romanya ve Ukrayna’dan getirilen kadınların insan tacirleri tarafından çeşitli vaatlerle kandırılıp, ülkeye kaçak yollarla sokulduğu ve tehdit edilerek çalıştırıldığı biliniyor.

 

Kadın örgütleri hayat kadınlarının sınır dışı edilme korkusuyla polise başvurmaktan ve şikayet etmekten çekindiklerini söylüyor ve yasadaki reformun bu konuya da el atmasını talep ediyor. Kadın hakları örgütleri zorla fuhuş yaptıran insan taciri şebekelerin deşifre edilmesine yardımcı olan kadınlara oturma ve çalışma izni verilmesini talep ediyor.