EVET HAVZALAMIZ ALMIYOR

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Yıl, 2018.
Seçim meydanlarında “yer­li otomobil” tartışması yaşanıyor…
İlk otomobilin yapılış tari­hi, 1789 Fransız ihtilalinden bile 20 yıl önce gerçekleşti: 1769!
Yani, ilk otomobil 250 yıl önce yapıldı!
Osmanlı‘ya ilk otomobil 123 yıl önce; 1895‘te geldi.
Erdoğan seçim meydan­larında hala “yerli otomobil” vaat ediyor.
Muharrem İnce‘ye şöyle seslendi:
“Bana ‘20 yıl geride kalmış’ diyor. Senin havsalan almaz; biz bu otomobil üretiminde en ileri teknolojiyi kullanacağız. Şu anda bundan kısa bir süre önce Tesla‘nın mucidi Elon Musk ziyareti­me geldi. Kendisiyle konuş­tuk, İnce biz işi böyle götürü­yoruz…”
Otomobil yapmayı ne sanı­yor acaba Erdoğan?
Mesele sadece “elektrikli otomobil” yapmak mı? Öyle ise…
İlk elektrikli otomo­bili İngiliz Robert David­son 1837‘de üretti!
Mesele şu:
H. Ford dün -Mısır üze­rinden- Türkiye pazarına neden girdi ise, E. Musk da iki yıl önce Türkiye pazarına aynı sebeple girdi: Otomobil satmak!
Erdoğan teknoloji ithala­tıyla “yerli otomobil” peşinde ise, Türkiye’deki mevcut oto­mobil üretimine niye karşı?
Erdoğan’ın, E. Musk işbirliğiyle yapacağı otomo­bilin; 1966‘da imalatına başlanan –İngiliz Reliant fir­masına prototipini hazırlattı­ğı ve bütün mekanik parçaları Ford’dan alınan– ilk “yerli otomobil” Anadol‘dan ne farkı olacak?
Yok… Teknolojiyi biz üret­tireceksek öncelikle “Silikon Vadisi” kurmamız gerek­miyor mu? Tesla nereden doğdu?
Ne demek istediğimi bir örnekle açıklayayım…

ÖNCE ÖZGÜRLÜK

Hyundai…
1947 yılında mühendislik firması olarak kuruldu.
– Anadol‘dan bir yıl önce- 1967‘de otomobil sektörüne girdi.
Ve bugün dünyanın en bü­yük otomobil markalarından biri oldu.
Korece “modern” anla­mına gelen Hyundai yılda 5 milyon otomobil üretiyor!
Piyasaya geç giren Hyun­dai, dünya otomobil devleriyle nasıl rekabet etti?
1986 yılında büyük fiyat kırıp, 10 yıl garanti vere­rek ABD pazarına girdi. Ama… Otomobilleri o kadar kalitesizdi ki alay konu­suoldu.
Nerede hata yaptıklarını anladılar:
Teknoloji geliştirme/ AR-GE çalışmalarını lüks olarak görüyor; “boşa harcanan masraf”sanıyorlardı! Kazın ayağı öyle değildi…
Hyundai, dünyanın en bü­yük otomobil şirketleriyle baş edebilmesi için kat etmesi gereken zorlu ve uzun yolu olduğunu anladı.
Hemen otomotiv motorları konusunda ülkesindeki beş üniversiteyle iletişime geçti.
Kaza test merkezi, yol tutuş ünitesi, aerodinamik test bölümü, rüzgar ve tasarım gibi AR-GE çalışmalarına başladı. Sadece motor testleri için ilk etapta 150 laboratuvar kur­du.
Kısa zamanda buralarda ça­lışanların sayısı 16 bine yük­seldi!
Kalitenin iyileştirilmesi çalışmasına herkesi dahil etti; yarışmalar açtı. Örneğin, montaj süresinin etkin şekil­de kısaltılması için 410 bin öneri aldı!
Yetmedi.
Hyundai, dünyanın önde gelen araştırma üniversitele­rinden Davis ve Berkeley ile, “Mükemmel Hyundai Merke­zi” projesi için uzun soluklu AR-GE anlaşması imzaladı. Hyundai’nin yazmakla bitmez yaptıkları; uzatmayayım…
Demem şu:
Özgür düşünce katledilerek “yerli otomobil” kurulabilir mi?

AKILSIZLIK

– “Devrimci” deyip biçtiniz…
– “Ülkücü” deyip biçtiniz…
– “İslamcı” deyip biçtiniz…
– “PKK’lı” deyip biçtiniz…
– “FETÖ’cü” deyip biçtiniz…
Sonuçta…
Son 50 yıldır bu ülkenin gencini yok ettiniz/yok edil­mesine vesile oldunuz.
Zeki, çalışkan, idealist, ro­mantik ve yoksul kaç kuşa­ğın neden yok edildiğini hiç düşündünüz mü? Peki…
Yok etmenin aslında bir “gizli proje” olduğunu hiç aklınıza getirmediniz mi?
Bu sebeplerle…
Türkiye’nin kalitesizli­ğe mahkum edildiğini sahiden görmüyor musunuz?
Baksanıza:
Yıl, 2018.
Ve hala yol-köprü yapmak­la övünmenin vasatlık ol­duğunu bilmeyenlerin ülkesi haline getirildik!
Muharrem İnce’ye diyor ki Erdoğan:
“‘Üçüncü köprüyü Erdoğan yaptıysa, ben dördü yaparım.’ Yapamazsın. Senin havsalan bunu almaz. Bak biz denizin altından Marmaray’ı geçir­dik haberin var mı? Denizin altından Avrasya’yı geçirdik haberin var mı? Biz Osmanga­zi Köprüsü’nü yaptık haberin var mı? Ya basmaz bunların kafası…”
16 yıllık iktidarının sonunda övündüğüne bak!
Güney Kore ne yaptı:
Hyundai, Samsung, LG şir­ketlerini dünya markası yaptı! Yetmedi…
SK, Shinhan Financial Group, Kia Motors, KT,Lot­te, KEPCO, KOGES, KB Financial Groupve GS’yi dünyanın en büyük 500 firma­sı arasına soktu! (Bizde sadece -ilk otomobili üreten- Koç Grubu giriyor; o da 463’üncü sıradan!)
Ne diyelim…
“Saatte 160 km ile giden trenin hızını, 200 km’ye çıkarmak için niye milyar dolarlar harcıyorsun” diye sor­maya gerek var mı? Aynı kafa!
Kimin parasıyla savurgan­lık yaptıklarının bile farkın­da değiller!
Çıkıp “krizi üst akıl çıkar­dı” diyorlar!
Üst akıl değil, akılsızlık!