BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan, İmralı’da yaptıkları görüşmede Abdullah Öcalan’ın Yüksekova’da iki kişinin ölmesine ilişkin “paralel devletin parmağı var” dediğini savunarak, “Öcalan halkın kendisini koruyup önlem almasını ve provokasyonlara da dikkat etmesini istedi” dedi. Buldan, Öcalan’ın çözüm sürecinin geliştirilmesi için hükümete öneriler sıraladığını ve “güven verici adımlar atılmalı” mesajı verdiğini belirtti. Öcalan, seçimlere ilişkin ise “Seçim ve müzakere süreci paralel bir şekilde gitmeli. Barış süreci seçimlere kurban edilmemelidir” dedi.
ANF’ye göre, Öcalan ile önceki gün görüşen BDP-HDP heyetinde yer alan, BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan görüşmenin detaylarını aktardı.
“PARALEL DEVLETİN PARMAĞI VAR”
Buldan, Öcalan’ın Yüksekova’da iki kişinin hayatını kaybettiği olayları değerlendirdiğini ifade ederek, “Öcalan, ‘Katliam tamamen provokatörlük kokuyor; dolayısıyla içinde paralel devlet, onun parmağı var. Bu tür süreçlerde böyle oyunlar, katliamlar yaşanabilir’ dedi. Her barış süreçlerinde bu tür olayların yaşandığını, bunun karşısında bir duyarlılığın, dikkatin hakim kılınması gerektiğini belirtti. ‘Büyükşehirlerde de bu tür provokasyonlar olabilir’ dedi ve bizleri, halkı uyardı; dikkatli olmamız gerektiğini söyledi. Karşısında Yüksekova’daki yaşananlardan bahsederken çok büyük üzüntü duyduğunu fark ettik.”
Buldan, Öcalan’ın halka “hem kendisini korumayı hem de dikkatli olmayı” önerdiğini açıkladı: “Öcalan barış sürecinde herkesin zihniyetinde aslında bir değişim ve dönüşüme ihtiyaç olduğunu ifade etti. Kırsalda asker-gerilla silah bıraktı ama şehir içinde polisin halen silah kullandığını; sivil halkın üzerine ateş açtığını ve bunun olmaması gerektiğini söyledi. ‘Halkın da bu konuda duyarlı, dikkatli olması gerekir’ dedi. Yani paralel devletin bu süreçte sahnede olduğunu, bu süreci bozmak için kol gezdiğini, böylesi bir ortamın gelişmesini beklediğini söyledi. Öcalan ‘tabii insanlar kendilerini koruyacak her türlü tehlikeye karşı. Önlemini de alacak. Bu açıdan Kürt halkı da kendini korumalı, önlemini almalıdır’ dedi ve provokasyonlara karşı da özellikle duyarlı olunmasını tekrar etti.”
“HÜKÜMETE ÖNERİLER”
Buldan, Öcalan’ın çözüm sürecine ilişkin hükümete önerilerini ise şöyle aktardı:
“Süreçle ilgili tabii bir değerlendirme yaptı. Olması gerekenleri bir kez daha aktardı. Bundan sonra olması gerekenleri. ‘Umutluyum, umudumu koruyorum, süreç gelişebilir’ diyerek, bunun altını çizdi. Tabii hükümetten, devletten bazı beklentilerinin olduğunu söyledi ve bunu da üç maddeyle sıraladı. Birinci olarak; hukuki bir formülün ya da yasal bir temelin olması gerektiğini ifade etti. ‘Burada yaptığımız toplantı bile korsan bir yöntemde yapılıyor; çünkü ne kadrosu, ne belgesi var’ dedi. Bu toplantıların kadro, belge ve yasasının olmasını istedi; bunu da ‘müzakerenin olmazsa olmazı’ diye nitelendirdi. ‘Şimdi siz de, biz de, heyet de suç işliyoruz. Yasal zemine oturtulması gerekiyor. Yasal zeminin acilen yapılması gerekiyor’ dedi.
Sayın Öcalan, ikinci olarak; ‘8 komisyonun mutlaka projelendirilmesinin gerekiyor. Sizin de konuda hükümetle görüşme yapmanız gerekiyor’ dedi. Daha önce bu başlıkları açıklamıştı; ekonomi komisyonu, kadın özgürlük komisyonu, hukuk komisyonu gibi 8 başlıktan oluşan… Tek tek değerlendirmedi tekrar ama genel olarak bu 8 komisyonun acilen hayata geçirilmesini önerdi.
Üçüncü madde olarak ise izleme ya da hakem kurulunun oluşturulması gerektiğini ifade etti. ‘Bu kurul tarafları uyaracak, süreci takip edecek’ dedi ve bununla ilgili bir örnek vererek, ‘Bir sac üzerinde ekmek yapmak için nasıl üç ayak gerekiyorsa, burada da üçüncü güç gereklidir. Sac iki ayaklı olmaz, iki ayaklı sacda ekmek, yemek pişmez. Üçüncü ayağa gereksinim vardır. Burada da üçüncü gözlemci heyetinin mutlaka olması gerekiyor’ dedi.”
Öcalan’ın İmralı Adası’nda bir basın grubuyla görüşme isteğini tekrar dile getirdiğini bildiren Buldan, şöyle konuştu:
“Kendisine ilişkin olarak; İmralı Adası’na bir basın grubunun gitmesini istedi. Kendi düşüncelerinin, önerilerinin kendi ağzından kamuoyuna yansıtılmasını istiyor. Öcalan bize dönerek, ‘Siyasi heyet olarak sizler gidip geliyorsunuz ama bunun dışında farklı heyetlerin de gelip gitmesi gerekiyor. Bir basın grubu olabilir. Basın grubuyla görüşmek önemlidir. Dünya örneklerinde müzakerenin en önemli ayaklarından biridir’ dedi. Kamuoyuna doğrudan kendisini ifade etmeyi önemli buluyor.”
SIRRI SÜREYYA ÖNDER’E BAŞARI DİLEDİ
Buldan, Öcalan’ın HDP-BDP meselesine de değindiğini belirterek, “HDP’nin bu seçim sürecinde oynayacağı rolün ve misyonun önemli olduğunu; HDP’li arkadaşların da büyük başarı göstermeleri gerektiğini ifade etti. Sırrı Süreyya Önder’e dönerek ‘muhtemelen aday olursunuz gibi görünüyor’ dedi ve Sırrı Bey’e başarılar diledi.
Öcalan’ın, “barış süreci seçimlere kurban edilmemeli” dediğini kaydeden Buldan, yine Öcalan’ın şu sözlerini aktardı:
“Hükümet artık somut bir şeyler yapmalıdır. Tabii seçim süreci var önümüzde. Bu sürecin kesinlikle barış sürecinin önüne geçmemesi gerekir. Tabii seçim süreci önemlidir ama müzakere süreci daha hayatidir. Kimse seçim hesapları yapmasın. Biz ancak müzakere sürecini geliştirdiğimiz oranda Türkiye’nin demokratikleşmesini sağlayabiliriz. Buna ihtiyaç var. O yüzden güven verici adımlar acilen mutlaka atılmalıdır. Seçim herkes için hayati önem taşıyor, bizim için de böyledir. Biz de halk olarak iyi bir şekilde çalışıp başarı göstermeliyiz. Ama paralel olarak barış sürecinin de gelişmesi gerekiyor. Seçim ve müzakere süreci paralel bir şekilde gitmeli. Barış süreci seçimlere kurban edilmemelidir.”