'Parası Olan Dolar Almaya Koşuyor Ama…'

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Suriye’nin kuzeydoğusuna yönelik harekatın başlamasının ardından dolar/TL artan jeopolitik endişeler ile temkinli görünümünü sürdürüyor. Dolar/TL 5,8790’a kadar yükselip 5,85 seviyesine geriledi. Euro/TL ise 6,45 bandında…

ABD ile süren gerilim nedeniyle dövizde beklenen gelişmeler merak konusu oldu.

Prof. Dr. Yalçın Karatepe, Euronews Türkçe’de “Sıcak gündemle birlikte kurlarda oynaklık da arttı; vatandaş ne yapmalı?” başlıklı dikkat çeken bir yazı kaleme aldı. 

İŞTE O YAZI… 

Türkiye’de tasarrufların değerlendirildiği önemli araçlar arasında döviz yer almaktadır. Özellikle ABD doları tercih edilmektedir. TCMB tarafından açıklanan verilerden de açıkça görüldüğü gibi yurt içi yerleşikler, yani ortalama vatandaşlar, tasarruflarının yarısından fazlasını döviz hesaplarında, özellikle ABD doları cinsi mevduatlarda değerlendirmektedir. Bu anlaşılabilir bir durumdur. Çünkü 2018 yılı Ağustos ayından beri Türkiye ekonomisinde yaşanan gelişmeler vatandaşın daha istikrarlı gördüğü dövize yönelmesine yol açtı.

Vatandaşın bankalardaki dövizlerinin yaklaşık %27’si vadesiz hesaplarda bulunuyor. Bu da bize gösteriyor ki vatandaş dövizi sadece bir yatırım aracı olarak değil, aynı zamanda TL’nin değer kaybetme olasılığına karşı bir alternatif olarak da görüyor.

Dövizleri alıp tutanların yanında bir de döviz hareketlerini tahmin etmeye çalışıp, oradaki değişimlerden yararlanmak için al-sat yapanların olduğunu da biliyoruz. Kurumsal oyuncular bu işlemleri profesyonel yöneticiler üzerinden yapıyorlar. Onları anlayabiliyoruz. Ancak bireysel yatırımcılarını kurların yönünü tahmin etmek, hareketlere bağlı olarak pozisyonlarını değiştirmek ve bunlar üzerinden kar elde etmelerinin büyük riskler içerdiği bir dönemden geçiyoruz. Kur hareketleri ekonomik gerekçelerin yanında uluslararası gelişmelere ilişkin sosyal medyada yazılanlardan da çok etkileniyor ve aşağı ya da yukarı yönlü hareketleri hızla ve kısa süre içerisinde gerçekleştirebiliyor.

BAŞKAN TRUMP VE TWİTTER MESAJLARI

Hafta başından beri Türkiye’de en önemli gündem maddesi Suriye olmuştur. İktidarın Suriye’nin kuzeyinde 30 km derinliğinde bir “güvenli bölge” tesis etmek için bir askeri müdahalede bulunmak istediği biliniyordu. 9 Ekim’de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın twitter hesabından yaptığı bir paylaşımla “Barış Pınarı” adı verilen müdahalenin başladığı duyuruldu.

Pazar gecesi Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Trump arasında bir telefon görüşmesi olduğu ve bu görüşmede ABD Başkanı Trump’ın Erdoğan’ın Suriye’ye askeri müdahalesine “yeşil ışık yaktığı” kamuoyu ile paylaşıldı. Bu görüşmeden sonra yaşananlar, özellikle başkan Trump’ın tweetleri, kurların oynaklığını da belirgin bir biçimde artırdı. Özellikle atılan tweetlerin içeriğinin karmaşık olması, net bir pozisyonu ifade etmiyor olması ve bunların sıkça yapılması kurların da dalgalanmasına yol açıyor.

Önce Türkiye’nin Suriye’de bir operasyonuna itiraz etmediğini açıklaması, ardından “Eğer Türkiye çizgiyi aşarsa ekonomisini mahvederim” mesajının gelmesi kurların yukarı doğru hızlı hareket etmesine yol açtı. Ancak kısa süre sonra gelen “Türkiye bizim büyük bir ticari partnerimizdir” tweeti ile birlikte yukarı çıktığı hızla aşağıya doğru hareket eden bir kur gördük.

Bu süreçte bu ve benzer açıklamaların sık yapılması muhtemel ve her açıklama kurları da etkileyecektir. Tabi süreç sadece yapılan açıklamalar ile sınırlı değil. Çarşamba günü bazı yayın organlarında konu hakkında bilgisi olanlara dayandırılan bir haberde kamu bankalarının pazartesi günü bir milyar dolar satarak piyasalara müdahale ettiği haberlerini gördük.

(adsbygoogle = window.adsbygoogle || []).push({});

Hem yapılan açıklamaların etkisini görüyoruz, hem de dövizde alınan pozisyonların ekonomik saiklerden ziyade kurların seviyesini etkilemeye dönük olduğunu anlıyoruz. Oynaklığın yüksek olduğu dönemlerde kurları tahmin etmek oldukça zordur. Bu nedenle kurların iniş çıkışından “para kazanmayı” düşünen, ümit eden küçük yatırımcıların çok oynak olan bu piyasada zarar etme olasılıkları yüksektir.

Fiyatlamamın karmaşık, etkileyen faktörlerin çok yönlü olduğu döviz piyasasında küçük yatırımcıların spekülatif işlemlerden kaçınması gerekir. Çünkü yapılan bir açıklama ile kurların gideceği yer onları ters tarafta yakalayabilir.

Kurların kısa sürede yükseleceğini öngörüp döviz alan ama bir geri çekilme durumunda da panikleyip zararına satanların olduğunu biliyoruz. Eğer dalgalanmanın durulmasını bekleyecek zamanınız yoksa spekülasyonlarda bulunmayın.

Bu yazının amacı dövizde pozisyon alınamamasını salık vermek değildir. Sadece kısa vadeli işlemlerden para kazanma hayalinin tasarruflarınızın hızla erimesine yol açma ihtimalinin olduğunu vurgulamaktır.

Al-sat yapmadan pozisyonunuzu sürdürmek daha az riskli bir tercihtir. İnandığınız, güvendiğiniz bir parada pozisyonunuzu sürdürün.

Karar sizin.