Karadeniz TV’de Bana Dinden Bahset programında kendisine yöneltilen soruları cevaplayan Eliaçık hoca, Kuran’ın örtünme konusundaki hassasiyetlerini ayrıntısıyla anlattı. Kuran’ın erkekleri de kadınları da gözlerini haramdan sakınmaları konusunda uyardığını belirten Eliaçık, ” Bundan ne anlıyoruz. Yani iyi gözlerle yaklaşın insanlara demektir. İçinizi bozmayın. Yani ya annendir, ya birisinin annesidir ya bacısıdır o kadın. Senin de annen var, senin de bacın var, o gözle bak, içini iyi niyetle dolu tut demektir bu. Bu çok insani birşeydir” dedi.
Bunun dışında Kuran’ın kadınlara üç farklı şey daha söylediğine işaret eden Eliaçık hoca, ” Örtünsünler, dikkatli konuşsunlar, cahiliye kadınları gibi yürümesinler ve gözlerini sakındırsınlar diyor. Özellikle örtünmeye gelecek olursak diyor ki, dışarı çıktıklarında örtülerini üzerlerine alsınlar. Ya da üzerlerindeki örtüyü yaka açıklarını kapatacak şekilde salsınlar ya da başlarındaki örtüyü aşağıya salsınlar demek istiyor. Benim görüşüme göre bu genişlik özellikle verilmiştir. Cahiliye kadınları gibi yürümesinler. Örtünme ne demektir? Baş örtüsü ile ilgili olan konu bir yerde geçiyor. Orada da örtülerini yakalarından salsınlar diyor. Bu muğlak ifade bilerek kullanılmıştır. Yani bir müslüman kadın üç şekilde de dışarı çıkabilir demektir” diye konuştu.
UYGARLIĞIN SİMGESİNE DÖNÜŞTÜRÜLDÜ
Gelinen noktada bu konunun Türkiye’de hatta Dünya’da dinin öncelikli vurgularından biriymiş gibi sunulduğunu da söyleyen Eliaçık hoca, sözlerini şöyle tamamladı: ” Aslolan örtü saç örtüsü değildir. Asıl örtü saçtan aşağıyı örtmektir. Bu bir simgeye dönüştü. Kimse birbirine iyi gözle bakmıyor. Bir ideolojik ve siyasi kavganın simgesine dönüştü. Hatta uygarlığın, medeniyetin simgesine dönüştü. Ve Türkiye’de öyle bir noktaya vardırıldı ki, sadece saçını açmış bir kadına bile açık kadın deniyor. Oysa ne ilgisi var. Ben bunların çekişme mevzusu olmaktan çıkarılması gerektiğini düşünüyorum. Bu Kuran’da bu kadar kuvvetli bir emir değildir. On dokuz yıl boyunca Kuran’da ne namaz, ne örtü, ne oruç tartışması yoktur. Bizim insanlara bunları önemsetmemiz çok zor oluyor. Mal ve bahçe sahiplerini eleştiriyor Kuran ilk önce. Ağalara, beylere, paşalara, şeyhlere, krallara sesleniyor, ilk bu kesimleri eleştiriyor. Biz de işte bu esaslara göre Kuran’ın önceliklerini hatırlatıyoruz yani birşeyi inkar etmiyoruz.”