35,1991$% -0.08
36,7712€% 0.09
44,1792£% -0.14
2.971,09%0,29
2.622,40%0,23
9.926,67%0,11
Kanadoğlu, “TBMM’nin 367 olan ‘karar yeter sayısı’ olmadan toplanmış sayılamayacağı” değerlendirmesiyle 2007 yılındaki Cumhurbaşkanlığı seçimi oylamalarının iptaline giden yolu açan savcı olarak tanınıyordu.
Bahçeli, AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yeniden seçilemeyeceği yönündeki tartışmalara ilişkin 2022 yılında partisinin, Kızılcahamam’daki Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Merkez Disiplin Kurulu (MDK) ve Milletvekillerinin katıldığı ortak toplantılarda Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu’nun hedef almıştı.
Bahçeli, “Şayet bu tartışma genişletilip, Sabih Kanadoğlu ve buna benzer kuşkulu isimler ortamı germeye kalkışırlarsa üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmekten kaçınmayız, çekinmeyiz, geri durmayız. Nitekim Cumhurbaşkanı’nın en az üç dönem seçilebilmesi amacıyla gerekli yasal düzenlemenin yapılmasına var gücümüzle çalışır, bunu da başarırız. Hiç kimse bulanık suda balık avlamasın, kutuplaşmadan rant devşirmenin hevesine kapılmasın, Sayın Erdoğan’ın önünü keseceğini zannetmesin, ham hayal peşinde de koşmasın” demişti.
367 KRİZİ NEDİR?
2000 yılında seçilen 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in görev süresi sona ererken 367 krizi patlamıştı.
Abdullah Gül’ün AKP’nin cumhurbaşkanı adayı olarak açıklandığı süreçte, Anayasa’nın 102. maddesine göre cumhurbaşkanı seçilebilmek için, ilk iki turda nitelikli çoğunluk (367 oy), sonraki iki turda ise 276 oy aranıyordu.
Eski Yargıtay Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, 26 Aralık 2006’da Cumhuriyet gazetesinde yayımlanan yazısında, 367’nin sadece karar yeter sayısı değil aynı zamanda toplantı yeter sayısı olduğu görüşünü ortaya atmıştı. Kanadoğlu, oylamalara en az 367 milletvekilinin katılması gerektiğini, aksi halde sonucun geçersiz olacağını belirtmişti.
Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanı adayı olduğu seçimde, toplam 357 oy kullanılırken, Abdullah Gül 352 oy almıştı.
Anayasa Mahkemesi 1 Mayıs’ta verdiği kararla, ‘367 yorumunu’ kabul ederek yapılan birinci tur oylamayı iptal etmişti. Bunun üzerine 6 Mayıs’ta yapılan iki yoklamada da toplantı yeter sayısının bulunamayışı nedeniyle 11. Cumhurbaşkanı seçilememişti. Oylamanın hemen ardından CHP “367 iddiasıyla” seçimi Anayasa Mahkemesi’ne götürmüştü.
AYM, 1 Mayıs’ta verdiği kararla, cumhurbaşkanlığı seçimi sırasında Meclis Genel Kurulu’nda en az 367 milletvekilinin bulunması gerektiğine hükmetti ve Meclis’teki birinci tur oylamayı iptal etmişti.
Sabih Kanadoğlu, 20 Mayıs 1938’de Menemen’de doğdu. Kabataş Erkek Lisesi’ni bitiren Kanadoğlu, 1959 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu.
Askerliğini Çubuk’ta yedek subay piyade asteğmen ve teğmen olarak yaptı. Burhaniye Hakim Adayı olarak mesleğe başlayan Kanadoğlu, sırasıyla Orhaneli ve Erzurum Cumhuriyet Savcılığı, Bingöl Sulh Hakimliği, Tokat ve Kırşehir Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı, İzmir Ceza Hakimliği ve Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi ile Adli Yargı Adalet Komisyonu görevlerinde bulundu.
“Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Hukuku” adlı eserinin yanı sıra çeşitli yerlerde yayınlanmış makaleleri bulunan ve 1984 yılında Yargıtay Üyeliğine seçilen Sabih Kadanoğlu Yargıtay Büyük Genel Kurulunca 1994 ve 1998 yıllarında iki kez Yargıtay Onbirinci Ceza Dairesi Başkanlığı’na seçildi. Yargıtay Onbirinci Ceza Dairesi Başkanı iken, Yargıtay Büyük Genel Kurulunca gösterilen adaylar arasından 19 Aralık 2000 tarihinde Cumhurbaşkanınca Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına seçildi.
Kanadoğlu, 20 Mayıs 2003’te yaş haddinden emekliye ayrıldı, 22 Mayıs 2012 tarihinde ise Türk Hukuk Kurumu başkanlığına seçildi. Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısıdır.
Tüm şehirlerin afet master planı olmak zorunda