KONDA’nın kurucusu Tarhan Erdem, anayasaya göre Cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanan Recep Tayyip Erdoğan’ın hemen genel başkanlık ve başbakanlık görevlerinden istifa etmesi gerektiğini ifade ederek, “İstifa etmezse bundan sonraki her hareketi başbakan olarak suç haline dönüşür.” dedi.
Türkiye cumhurbaşkanlığı seçimlerini geride bıraktı. Adalet Ve Kalkınma Partisi’nin başına geçecek isimin konuşulmaya başlandığı bir ortamda en az seçim sonuçları kadar kamuoyu araştırma şirketlerinin seçim tahminleri de tartışma yarattı.
30 Mart yerel seçimleriyle ilgili tahminleri nerdeyse bire bir tutan KONDA Araştırma Şirketi, cumhurbaşkanlığı seçimlerinden iki gün önce açıkladığı ve Recep Tayyip Erdoğan’ı yüzde 57 ile ilk turda galip gösteren araştırma sonuçları tartışma yarattı.
KONDA kurucusu Tarhan Erdem Amerika’nın Sesi’nin sorularını yanıtladı. Erdem, şu değerlendirmelerde bulundu:
“27 Ağustos kongre tarihi, Erdoğan’ın yemin töreninden bir gün evveldir. Erdoğan’ın demek istediği; ben 27’sine kadar genel başkanlığına devam edeceğim. Bu anayasaya fevkalade aykırı bir durumdur. Çünkü anayasa, “Cumhurbaşkanı seçilenin milletvekilliği ve siyasi partiyle ilişkisi kesilir’ der. Bu ise bunu tanımaz görünüyor şu anda. Bu anayasaya karşı çıkışını devam ettirmesin. Yarın ya da öbür gün genel başkanlık ve başbakanlıktan istifa etmelidir. İstifa etmezse bundan sonraki her hareketi başbakan olarak suç haline dönüşür.”
Muhalefete de eleştirilerde bulunan Erdem, şunları kaydetti:
“MHP, milliyetçi bir parti ve hep küçük parti olarak kalacak bir parti. İç işlerinde de demokratik bir parti değildi. CHP’nin kendisini istese de düzeltebileceğine inanmıyorum. Bu parti 1992’de çıkan kanunla yeniden kurulma imkanı kazandı. O tarihten günümüze Deniz Baykal yönetiminde çok katı bir tek adam yönetiminde çalıştı. Bunun örgüte, insanlara, üyelerine bıraktığı bir tortu var. Bu tortu hep kişisel ilişkiyle particilik yapmak şeklindedir. Bunun değiştirmek olası değildir ama önce tüzüklerini demokratik hale getirmeleri lazım. CHP’nin Genel Başkanı bir MYK üyesine sen artık üye değilsin diyebiliyor ve yerine başkasını atayabiliyor. Böyle bir partide genel başkanın da ön seçim yapmadığı filan da malumdur. Böyle bir partide genel başkanın düzelmesi, partinin yapılanması, Türkiye’ye yeniden bakalım demeleri mümkün müdür? Böyle bir şey olmaz. Böyle bir şeyi yapamayacaklardır.”
Erdem, oylarını bir milyon arttıran Selahattin Demirtaş’ın ise Cumhurbaşkanlığı Seçimlerinin “tek kazananı” olarak tanımladı. Erdam, “Fevkalade iftihar ediyorum. Bence Türkiye partisi olabilirler. Her yerde oylarını artırdılar. Baraj yüzde 10’da kalsa bile o parti bunu geçebilecek duruma gelmiştir. Selahattin Demirtaş’ın söylediği gibi Türkiye’nin gerçek ana muhalefeti olmaya aday tek parti HDP’dir” ifadelerini de kullandı.