35,1761$% -0.01
36,7640€% 0.01
44,4039£% 0.28
2.956,17%-0,72
2.615,37%-0,70
10.025,47%0,77
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın başlattığı “iyilik hastalıktan daha bulaşıcıdır” kampanyası her geçen gün çığ gibi büyüyor.
Ankaralı vatandaşlar, Başkan Yavaş’ın çağrısıyla mahallelerdeki bakkal, kasap ve manavlardaki veresiye defterindeki ihtiyaç sahibini borcunu ödemeye devam edip virüs mücadelenin sürdüğü bu orlu günlerde ihtiyaç sahiplerinin yaralarını sarmaya devam ediyor.
Başkentte hiçbir vatandaşı mağdur etmeyeceklerini kaydeden Başkan Mansur Yavaş ise, “Kendiniz veya birkaç kişi bir araya gelin ve mahallenizde ya da komşu mahallede, bakkala, kasaba ve manava veresiye yazdırılmış borçları ödeyin, hesaplarını kapatın” diyerek sosyal medya hesapları üzerinden hayırsever vatandaşlara çağrıda bulunmuştu.
Öte yandan Sözcü Yazarı Yılmaz Özdil de Ankara belediye başkanı Mansur Yavaş’ın korona sonrası ekonomik sıkıntı yaşayan vatandaşa yardım etmek isteyenlere bakkaldaki veresiye defterlerinin kapatılması çağrısında bulundu.
Varlığıyla onur duyduğumuz Mansur Yavaş’ın veresiye defteri kampanyası, elbette
karşılıksız iyiliğin gücünü hatırlattı ama…
Aynı zamanda, milyonlarca dolar dökülerek, fiberglas dinozor heykelleri dikilen
başkentimizde, evine aldığı ekmeğin bile parasını ödeyemeyip, yaz deftere diyen
insanlarımız olduğunu hatırlattı.
★
Chia tohumu eşliğinde ejder meyveli smoothieler içilen şatafatlı sarayların
hemen arka sokağında, canı çektiği için alt tarafı bir paket puding alıp,
ödeyemediği dört lirayı veresiye defterine yazdıran… Tesettür sosyetesinin lale
devri sofralarında kırk günlük bebeğe tek taş pırlantalar takılırken, bebeğine
içireceği bir şişe süt için yaz deftere demek zorunda kalan anneler olduğunu
hatırlattı.
★
Suriyeli kardeşlerine 52 milyar dolar harcamakla, Mısır’daki müslüman
kardeşlerine iki milyar dolar göndermekle, Somali’deki kardeşlerine 300 bin
kişilik iftar vermekle, Cibuti’deki kardeşlerine karada yer kalmamış gibi,
denizi doldurarak cami yaptırmakla, kurbanını Myanmar’daki kardeşlerine
bağışlamakla övünenlerin, Ankara’nın göbeğindeki “kardeşler bakkalı”nın veresiye
defterine yazdırılan 3.5 liralık hazır çorbadan utanmadığını hatırlattı.
★
Fakir fukarayı garip gurebayı dilinden düşürmeyenlerin, kendi cebini doldurunca,
kendi ülkesinin gerçeklerinden nasıl uzaklaştığını… Kendi milletine, kendi
insanlarına nasıl yabancılaştığını hatırlattı.
★
Yandaş medyanın kollektif illüzyonuna maruz kalan toplumun, aslında toplumsal
hipermetropi yaşadığını, teee uzaklara baktırılırken, burnunun ucunu bile
göremediğini hatırlattı.
★
Çocuklara bayram hediye eden dünyadaki tek meclisin… Türkiye Büyük Millet
Meclisi’nin enflasyonsuz lokantasında, zeytinyağlı enginarlar, kuzu fırınlar,
meksika salataları, vişneli tayfırlar gırla giderken, hemen karşısındaki
mahallede, 50 kuruşluk bisküviyi veresiye defterine yazdıran çocuklarımız
olduğunu hatırlattı.
(adsbygoogle = window.adsbygoogle || []).push({});
★
Maskeli balo’nun maskesini düşürdü, veresiye defteri kampanyası.
★
Kazandığı gün…
(adsbygoogle = window.adsbygoogle || []).push({});
“Bize Mustafa Kemal’in Ankarası’nı geri aldı, Anıtkabir’i bize geri aldı,
Atatürk Orman Çiftliği’ni bize geri aldı, Hacı Bayram Camisi’ni bize geri aldı,
sadece 25 yıldır hasretini çektiğimiz şehrimizi değil, 96 yıl önce kurduğumuz
başkentimizi bize geri aldı” demiştim.
Eksik söylemişim…
Bizi, bize geri verdi Mansur Yavaş.
'Bakanlar Kaos İçindeler'
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.