Bağcılar Belediyesi’nin gönüllü meclislerinden biri olan Kadın Meclisi 10. Kadınlar Şurası’nı gerçekleştirdi. Halk Sarayı’nda düzenlenen program Kadın Meclisi Başkanı Sümeyra Doğan’ın konuşması ile başladı. Doğan, meclis olarak yaptıkları çalışmaları anlattı ve Kadınlar Akademisi hakkında bilgiler verdi.
Bağcılar Belediye Başkanı Lokman Çağırıcı da yaptığı konuşmada, Bağcılar’ın gelişim sürecinde istişare kültürünün önemine değindi ve aralarında Kadın Meclisi’nin de olduğu gönüllü meclislerinin bu kültürün oluşmasında etkili olduğunu ifade etti. Her bir meclisin belediye meclisi üye sayısı kadar üyesinin bulunduğu bilgisini veren Çağırıcı, kadınlarla ilgili çalışmaların 15 yıl önce başladığını 10 yıldır da Şura yapıldığını anlattı.
Engellilere ve kadınlara yönelik pozitif ayrımcılık uyguladıklarını söyleyen Çağırıcı, bu ayrımcılığın, yıllardır devam ettiğini belirtti. Toplumsal mutluluğa ulaşmak için bireysel mutluluğun önemli olduğuna vurgu yapan Çağırıcı, bireylerin yetişmesinde annelerin öneminin büyük olduğunun altını çizdi.
Program kapsamında AK Parti Bağcılar İlçe Başkanı İsmet Öztürk de kısa bir konuşma yaparak, “Toplumumuzun yarısını kadınlarımızın oluşturduğunu hep söyleriz ama son yıllarda bu yönde adımlar atıldığını görüyoruz. Belediyemiz bu alanda öncü belediyelerden biridir. Şuranın hayırlı olmasını diliyorum” diye konuştu.
Açılış konuşmalarının ardından kadın sorunlarının farklı yönleriyle ele alındığı oturuma geçildi. Gazeteci-Yazar Ayşe Böhürler’in oturum başkanlığını yaptığı panelde Star gazetesi Yazarı Halime Kökçe Kadın Haklarına Medyanın Katkısı konulu sunumunda medyada kadın yazar oranının yüzde 12 olduğunu söyledi. Medya dilinin oluşmasında erkek hakimiyetine değinen Kökçe, medyada çalışan kadınların da haberlerini erkek dili ile oluşturduğuna dikkat çekti.
İstanbul İl Müftü Yardımcısı Kadriye Avcı Erdemli “Haklarını Kullanan Kadın Modelleri” konu başlığıyla Hz. Hatice’yi anlattı. AK Parti İstanbul İl Kadın Kolları Yönetim Kurulu Üyesi Şeyma Döğücü de Medeni Kanun’da özellikle son yıllarda kadınlara pozitif ayrımcılık getiren değişiklikleri anlattı. Aile reisi, soyadı, oturulacak yer gibi konularda değişiklikler yapıldığı bilgisini veren Döğücü, Çocuğun velayeti ile ilgili de düzenlemeler olduğunun altını çizdi. Para kazanmak için dışarıda çalışmasının kadını yorduğunu da ifade eden Döğücü, Kadının sosyal hayatta var olması gerektiğini ancak ekonomik hayatta, “İlla para kazanacağım” diye bir çaba içerisinde olunmaması gerektiğini söyledi. “Tecrübelerimden buraya geldim” diyen Döğücü, “Kadın erkek ilişkilerinde kadının ne istediğini bilmemesinin de soruna sebep olduğunu düşünüyorum. Biz ne istediğimizi bilirsek, mutlaka elde etmesini de biliriz” şeklinde konuştu.
Psikolog Mehtap Kayaoğlu da yaptığı konuşmada, kadınların uzun yıllar mağdur edildiklerini ifade ettikten sonra çarpıcı açıklamalarda bulundu. Kadınlara pozitif ayrımcılık kapsamında son yıllarda yapılan yasal düzenlemeleri hatırlatan Kayaoğlu, bu değişikliklerin bazı tepkisel gelişmelerin ardından gerçekleştirildiğini anlattı.
Kadının mağduriyetinin giderilmesi için kanuni düzenlemeden çok sosyal gelişmişliğin önemine dikkat çeken Kayaoğlu, değişikliklerin mağdur Anadolu kadını için pek bir değişiklik getirmediğini söyledi. Yapılan kanuni düzenlemeleri bazı kadınların eşlerine karşı bir araç olarak kullandıklarına dikkat çeken Kayaoğlu önemli bir uyarıda bulunarak, “Bir süre sonra kadınlar evlenecek erkek bulmakta zorlanabilir” dedi. Evliliğin kendi içinde iyi niyeti barındıran bir alan olması gerektiğine vurgu yapan Kayaoğlu, “Biz birbirimizi sevmez ve barışçıl olmazsak, çocuklarımıza iyi bir dünya bırakamayız” ifadelerinde bulundu.