Ezber bozan yaklaşımları ile dikkatleri üzerine çeken ve özellikle de Gezi Parkı eylemlerine verdiği destekle iktidar çevrelerinin hedefi haline gelen İlahiyatçı İhsan Eliaçık, “Müslümanlık, sermayenin uşaklığını yapmak, her köşeye AVM dikmek değildir. İslam ezilenlere daha çok yakışıyor” dedi.
Eliaçık, Birgün Gazetesi’ne verdiği röportajda yine hükümeti ve yandaşlarını kızdıracak açıklamalarda bulundu. Müslümanlığın eşitlik, sosyal adalet ve doğa sevgisi demek olduğunu belirten Eliaçık, ” Müslümanlık, doğaya düşmanlık değildir. Sermaye uşaklığı değildir. Eşitliktir, adalettir. Ancak bunların hiçbiri yok bunlarda” dedi.
“ÜÇ YENİ GRUP VAR, BUNLARA DİKKAT!”
Gezi Parkı direnişinde insanları, ayrıştırmanın, zulme uğratılmanın biraraya getirdiğini kaydeden Eliaçık, şunları söyledi: ” Tüm toplumda biriken şeylerin patlaması, dikkate alınmamak, ayrıştırılmak, zulme uğramak bu birlikteliği sağladı. Şu anda sokakta olması yadırganan, öne çıkan üç yeni grup var: Birincisi, çArşı önderliğindeki taraftar grupları. İkincisi, Gezi Parkı’na giden, sokakta hakları için mücadele eden, daha önce “apolitik” diye tarif edilen, ilk defa meydanlara inen gençler. Üçüncüsü ise anti-kapitalist Müslüman gençler. Türkiye’nin geleceğindeki gençlik de böyle olacak; pek çok farklı kimliği olan bir toplum ortaya çıkacak. Asıl barış sürecini bizler Gezi Parkı’nda başlattık. Bir tarafta Abdullah Öcalan’ın, diğer bir tarafta Mustafa Kemal’in resimleri dalgalandı. Bir yanda “Mülk Allah’ındır” diye ayetler asılmıştı, diğer taraftaysa sevgililer el ele oturuyorlardı. Biri kenarda yoga yapıyordu, diğeri inşa ettiği mescitte namaz kılıyordu. İşte halk bu! Orası bir fuar gibi olmuştu. Bizim çadırımıza da o kadar çok insan merakla konuşmaya, bizlere sarılmaya geliyordu ki! Oradaki çeşitlilik bana hâlâ tuhaf geliyor; sosyalist, komünist, ateist, ulusalcı, Kürt, çevreci gençler… Hepsinin ortak özelliği dinle ilgilenmemiş olmalarıydı ancak biz dinin içinden onların alışık olmadığı, farklı bir ses yükselttiğimizde hepsi ilgiyle söylediklerimizi dinlediler.”
“İSLAM EZİLENLERE YAKIŞIYOR…”
Eliaçık, bu dönemin artık bambaşka bir Türkiye demek olduğunu da söyledi. Eliaçık, ” Türkiye’deki İslami duyarlılık şu sıralarda yatak değiştiriyor. O eski köhnemiş, muhafazakâr, sağcı, devletçi, mukaddesatçı din anlayışı değişecek ve daha solda, daha doğayı sahiplenen, Alevi’nin, Kürt’ün, daha diptekinin tarafından akan bir anlayış oluşacak. İslam onlara, yani ezilenlere daha çok yakışıyor zaten. İktidarın can havliyle giriştiği tüm çabalar da, İslam algısındaki dönüşümü de içeren bu büyük bütünleşmeyi engellemeyi hedeflemekte” şeklinde konuştu.