Kimyasal silahlı saldırı sonrası hedefe konulan Esad yönetimine kesilecek cezada Türkiye nasıl bir rol oynayacak? Milliyet’ten Serpil Çevikcan, Ankara kulislerinin nabzını tuttu ve izlenimlerini köşesine taşıdı. İşte o yazıdan bir bölüm:
ANKARA KOSOVA MODELİNDEN YANA
İşin sıcak tarafına gelince…
Hükümet ve Genelkurmay, BM ya da NATO kararına bağlanmış bir müdahaleden yana.
Ankara kulislerine yansıyan bilgiler ve yetkili ağızlardan yapılan açıklamalar, Kosova modeli bir operasyonun Ankara tarafından en sıcak bakılan model olduğunu gösteriyor.
Hem siyasi sorumlular hem de TSK, “muharip bir müdahaleye katılma” seçeneğini alternatifler arasında kesinlikle saymıyorlar.
Türkiye’nin koalisyon güçlerine lojistik desteğinin söz konusu olabileceğinin altını çiziyorlar.
CAP GÖREVİ
Ankara kulislerine yansıyan bilgilere göre, NATO kapsamında yapılacak bir müdahalede İncirlik Üssü kesin olarak devreye girecek ve bu çerçevede lojistik destek verilecek.
Askeri kaynaklar, NATO kapsamında yapılacak bir müdahalede, destek istenirse Türkiye’nin “esneyebileceği” noktanın Türk Hava Kuvvetleri’nin koalisyon güçlerinin uçaklarına koruma sağlaması olduğunu kaydediyor.
Kaynaklar, CAP görevi olarak nitelenen görevin uçakların korunmasıyla sınırlı olacağının altını özellikle çiziyor.
Adana, Diyarbakır ve Malatya’daki ana jet üsleri bu tür bir görev yürütülmesi halinde etkin rol oynayacak.
SINIRDA ALARM
Olası bir müdahale çerçevesinde Türkiye’nin öncelikle üzerine titreyeceği hat belli: Suriye sınırı.
Yansıyan bilgilere göre, sınırda her türlü tedbir alınmış durumda. Gerekli “yığınaklanma” eksiksiz olarak yapıldı.
Sınır boyunu Adana’da konuşlu 6. Mekanize Tümen, İskenderun’daki 39. Mekanize Tugay ve Gaziantep Islahiye’deki tugay koruyor. Buralara gerekli takviyeler yapıldı.
Askeri tedbirler içerisinde dikkati çeken bir tedbir var.
Kimyasal silah kullanmaktan kaçınmayabileceğini bugüne kadar ortaya koyan Esad rejiminin olası bir saldırısına karşı sınır boyundaki bütün birliklere kimyasal tehdide karşı gerekli teçhizatlar da dağıtıldı.