CHP lideri Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuşuyor. Kılıçdaroğlu’nun konuşmalarından satır başları şöyle:
SEN YANMAZSAN BEN YANMAZSAM…
Bugün 2 Temmuz Sivas katliamanın yıldönümü. Bu topraklar Hacı Bektaş’ı Veli’nin toprağı. Orada can verenler bedel ödeyerek can verdiler. Nazım ne güzel söylemiş, ‘sen yanmazsan, ben yanmazsam nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa.’ Onlar Cumhuriyeti’mizi geleceğimizi aydınlattılar. Olayın faiilleri hiçbir zaman yakalanmadılar. Katillerin avukatları şimdi hemen hepsi AKP saflarında. Bir insanı diri diri yakmak hangi kitapta var? Düşüncesine saygı göstermek varken . Birbirimizi kucaklamadık mı? Çanakkale’de, Maraş’ta, Antep’te bir değil miydik?
Yeniden düşünmeliyiz. Asla ve asla intikam duygusuyla hareket etmemeliyiz. Büyük ozan ne demiş; ‘acıyı bal eyledik. Onları her zaman sevgi ve saygıyla anacağız. Onlar yiğitlerdir. Bizim hedefimiz insanları daha mutlu yaşatmak için uğraşmak. Siyaset bunu öngörür. Siyaset yapan için kendi çıkarlarını değil, ülkesinin çıkarları vardır. Diktatörlüğe direnmek vardır. Sultanlığa direnmek vardır. Halkın gücünü öne çıkarmak vardır.
DEMOKRASİ DİYORDU GÜZEL ŞEYLER SÖYLÜYORDU
Düşünün 2002’de bir seçim yapıldı. İktidar partisinin genel başkanı seçilemiyordu. Biz ne yaptık, anayasayı değiştirdik. Siirt seçimleri iptal edildi. Güzel şeyler söylüyordu. Demokrasi diyordu. Vesayeti kaldırmalıyız diyordu. Geldiler, birçok kesim bu sözlere aldandı. Liberal aydınlar umut bağladılar. Geldiğimiz nokta bu.
Balkon konuşmalarında her kesimi kucaklıyoruz dedi. Bütün bunlar aşama aşama yerine geldi. Şimdi bir tarih vereceğim; 2004 senesinde bir AKP’li bakanın bir gazeteyi yırtmasıdır. Onlar kendi egemenliklerini düşündüler. Ne yaptılar önce medyayı değiştirdiler. Gazeteyi yırttığında kimse görmedi. Bakan koltuğu garantiledi. Beğenmediklerini gönderdiler. Medya patronları yanına gidip gazetemde kimi görmek istiyorsunuz dediler. Sabah akşam iktidarı öven gecelerimiz geçti. Baktılar bir engel daha var. Yargı. Yargıyı militanlaştırmaları gerekti. Önce bir refrandum yaptılar.
160 MİLİTANI YARGITAY VE DANIŞTAY’A YERLEŞTİRDİLER
Bir gecede 160 militanı Yargıtay’a; Danıştay’a yerleştirdiler. Danıştay başkanı emekli oldu. Başkan seçilemiyor. Neden, kapı arkasında pazarlık yapılıyor.
Önceden en eski üye başkan oluyordu. Bu kültürü yok ettiler. Üniversiteleri yok ettiler. Üniversiteleri yok ettiler. Sendikalar yok.
SENDİKA AĞASINDAN SENDİKA BAŞKANI OLMAZ
Bütün bu görüntü içinde Uluslararası Çalışma Ögütü, Türkiye’yi kara listeye aldı. Geçmiş olsun. Sendika ağasından sendika başkanı olmaz. Kendi sendikalarının üyesi yüzde 700’ün üzerinden arttı. Sana sendika değil, kapıkulu sendikası demek lazım. Milletvekillerinin bir yasa karşısında söz söylediklerini görüdünüz mü? İtiraf ettiler, biz sadece el kaldırıp indiriyoruz diyorlar. AKP’nin vicdanlı milletvekilleri bunlar. Ağzından bir cümle çıkıyor, ertesi gün yasa önerileri parlamentoya geliyor. STK’lar sindirildi. Kim konuştuysa ağır cezalar verdiler. Birisi kalkıp kazayla bir şey söylese sen sus konuşamazsın dediler.
YASAMA VE YARGI BENİM İÇİN AYAK BAĞI
Yasama ve Yargı benim için ayak bağı dedi yine kimse görmedi. Sayıştay’ı da mahvettiler. Bu ülkede tüyü bitmemiş yetimin hakkının vergisinin nereye gittiği belli değil. Bu ülkede kul hakkı yiyen adamdan hayır gelir gelir mi? Ben daha önce söyledim. Yalancıdan Başabakan olmaz. Yasama ve Yargıyı hallettiler. Sonra kişilerin özel hayatına geldi. Kaç çocuk doğuracksın, nasıl doğuracaksın.
Her türlü milliyetçiliği ayaklar altına aldın. Şimdi milliyetçi kesildin. Yesinler senin milliyetçiliğini. Ne diyor Ulusal Kurtuluş Savaşı’nda herkes savaşa giderken benim dedem kümeste saklanıyordu diyor. Ben sana ne diyeyim. Bu korkuyu bu ülkenin gençleri yıktılar. Ne dediler Tomanla, suyunla, merminle gel senden korkmuyoruz dediler.
HERKES GENÇLERE SAHİP ÇIKTI
Gezi olaylarına bakın; İstanbul’da başladı tüm dünyaya yayıldı. Herkes bu gençlere sahip çıktı. Gençler ne diyordu? Özgürlüğüme dokunma diyor. Bu ne diyor dolmabahçe’de oturuyorum gelen vapurlara bakıyorum. Biz seni Başbakan olarak mı seçtik? Dikizci olarak mı?
Bu tiran kafasıyla biz değil psikologların konuşması lazım. Ben dünya lideriyim diyordu ne oldu üç beş çapulcu çıktı karizmasını çizdi. Karizması çizildi panik içinde geldi. Benim düşünceme dokunma, hayatıma dokunma diyor.
SENİN KIYMETİN KALMADI
Yaparsan karizmanı çizerim diyorum. Samimi söylüyorum; 30 televizyon kanalı canlı versinler senin kıymetin kalmadı.
Tomas Jefferson’un bir sözünü bulmul arkadaşlar Tiran O gencecik çocuklara sordum “Siz tirandan korkuyor musunuz?” hayır dediler. ama o bizden korkuyor dediler. Korku yalan doğurur bu da Dostoyevski’nin sözü. Bu da devamlı yalan söylüyor. Ölümü meşrulaştırmak için kalktı Wall Street’te 17 kişi öldü dedi. Amerikan büyükelçisi kalktı yalanladı.
KOMPLE TEORİSİ ÜRETEN ADAM BECERİKSİZ ADAMDIR
Korkma Recep Tayyip Erdoğan korkma. Komplo teorileri üretme. Komplo teorileri üreten adam beceriksiz adamdır. Bakın değerli arkadaşlar 4 kişi hayatını kaybetti. Hiç ağzını açıp Allah rahmet eylesin dedi mi? Neredeyse iyi ki öldürdü diyecek. Gerçi ikramiye verdi. Ülke böyle yönetilmez. Kin ve nefretle ülke yönetilmez.
Bunlar bizim çocuklarımız. Bugün bir yalan daha söylemiş. Malum Kabataş’taki olay için derhal onu bulun ve konuşun dedim. Gazetelere şunu dedik; bunu yapanalr hayvandır dedik. Hayvanseverler dedi ki hayvanlar bunu yapmaz. Ayrıca bunun takipçiliğini de yapman lazım. Sen başbakan değil misin. İnsan da utanma arlanma olur. Okuma yazma bilmez desem üniversiteyi bitirmiş. Gerçi onda da ciddi şüphelerim var.
Bir başbakan yalan söylemez. Ama sen söylüyorsun. Taksim’deki polis başörtülü kızı döverken neredeydin. Neden ağzını açmadın. Çünkü senin amacın oy devşirmek. İstanbul’da merdiven altı atölyelerde çalışan binlerce başörtülü kızlar var. Bunlar ssk’lı mı soruyorsun.
SEN DOĞRU DUR EĞRİ BELASINI BULUR
Rahmetli babamın bir sözü var Oğlum sen doğru dur eğri belasını bulur.
Gençlerimiz ne istiyor; özgürlük. Tüm gençlere çağrımdır bizim yayınladığımız özgürlük manifestomuzu inceleyin ve eklemek istediklerinizi ekleyin ve gelin bu ülkeye özgürülüğü getirelim.
Kalktı camide içki içtiler dedi. Müezzini 6 saat sorguladılar. Adam ne dedi “Ben din adamıyım yalan söyleyemem. İçmediler” dedi. Alnından öpüyorum. Bu tiran arkadaş, sen özgürlük mü istiyorsun, demokrasi mi istiyorsun gel yüzde 10 seçim barajını kaldıralım.
KENAN EVREN DE ERDOĞAN DA DARBECİ
Bunu kim getirdi Kenan Evren kim savunuyor Erdoğan. İkisi de darbeci. Kenan Evren Atattürk’ü sömürüyordu bu da dini sömürüyordu. Milletin oyunu alavare dalavere ile alamazsın. yüzde 49 oy alıyorsun yüzde 65 temsil ediliyorsun.
Demokrat olarak kendini lanse eden bir parti darbe yasalarını savunamaz. Bir vesayet gitti bir vesayet geldi. Bu ülkenin gençleri senin karizmanı çizdiler. 12 Eylül partiler kanunu değiştirelim diyoruz. Millet vekilini kendi seçsin diyoruz.
Gezi eylermlerinden sonra cadı avına başladılar. Gençler ne yaptı aldılar ellerine bir dilekçe bu işin failleri biziz bizi tutuklayın dediler. Hadi tutuklayın bakayım. Biz bu gençlerin yanında olacağız.
DİNİ İSTİSMAR EDENDEN BU ÜLKEYE HAYIR GELMEZ
Gel toplantı yürüyüşleri değiştirelim diyorum kaçıyor. Dini kullanıyor. Dini istismar edenden bu ülkeye hayır gelmez.
Dini istismar eden adam dini bozmuş olur. Hangi vatandaşım bana gelip benim ibadetime engel oluyor diyorsa ben gidip o işi çözeceğim. Bununla ilgili yasa teklifi de verdik. Cem evleri ibadethane olsun dedik. Ne mahsuru var. Eski kafayı bırakın. Bakın gençler ne söylüyor. Taksim meydanında cuma namazı kıldılar, kandil simidi dağıttılar. Sen rahatsız oldun. Din silahı ellerinden alındı. insanlar nasıl ibadet edecekse eder. Sen mi belirleyeceksin insanların dindar olacağını. Sen demokratım diyorasan, gel şu medyaya bakalım.
TMSF Akşam gazetesine el koydu. İnsanlar işten çıkarıldı. Gezi oalylarından tüm dünya ona hak vermedi. Bir tek kendi haklı. Böyle bir ego olabilir mi? Bugün hapishanelerde binlerce üniversite öğrencisi var.
Bu gencecik fidanları hapishanaye atıyorsun. Gel değiştirelim diyoruz. Bunu istemneyen kimdi Kenan evren ve arkadaşları. Şimdi Erdoğan ve arkadaşları. Özel mahkemeler de hükümetin sesidir. UEFA’ya sesleniyorum. Bunlar mahkeme değil. Bu ülkede demokrasi yok. Siz bilmiyor musunuz?
Bunlar sahte delil hazırlamadılar mı? Türk Spor’unu cezalandıramazsınız.
DEMOKRASİ OLMADAN BARIŞ OLMAZ
Demokrasi olmadan barış olmaz. Huzurdan geçer barış yolu. Devletin tek dili vardır. Önce yargılarsın, sonra kimin suçlu olup olmadığını anlarsın. Bir olay oluyor 5 dakikada suçlu belli.
Herkesi kucaklamak zorundayız. Devlet tüzel kişiliktir. Onu çalıştıran iktidarlardır. Onun için bu gençler isyan ediyorlar. onun için böyle devlet, siyaset istemiyoruz. O gençler siyasete güvenmiyor. Kenan Evren’den bir farkın yok. Ne diyordu? Demokrasi bizim için araçtı. dünya yeni keşfediyor. Ama çok önemli bie keşif.
Tüm dünya bu ülkede demokrasinin olmadığını öğrendi. 10 yıl önce 3 kilo buğdaya bir litre mazot alıyordunuz. Şimdi 6 kilo satıp bir litre mazot alabiliyorsunuz. Çiftçi kardeşime sesleniyorum; anlatırken tiran’ın ağzından bal damlıyor. Haydi çiftçi kardeşim gençler bunun karizmasını çizdi. Sıra sende.
Barış dolu bir Ramazan diyorum. Grup başkan seçimlerimizi yaptık. Bakın tiran 3 gün yoktu ülke ne kadar huzurluydu.