CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu.
Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, Ergenekon davasındaki olaylara ilişkin ”Öyle zannediyorum ki bu konuda yargı zaten gereğini yapacaktır” sözlerinden 15 dakika sonra savcının harekete geçtiğini belirterek, ”Bizim dokunulmazlığa ihtiyacımız yok. Demokrasi için her türlü bedeli ödemeye hazırız. Dokunulmazlıklarımızı kaldırmazsan namertsin” dedi.
Kılıçdaroğlu’nun gündeme ilişkin konuşmasından satır başları şöyle:
“Deniz Feneriş davası ne oldu? unutuldu gitti. Bu ülkede yargının bağımsız olmadığını gayet iyi biliyor.
Bugün grupta konuşmuş “CHP’li vekiller Silivri’te niye gitti, hukuk gerekeni yapacaktır” diyor? Yasak mı getireceksin. Bizim dokunulmazlığa ihtiyacımız yok. Demokrasi için her türlü bedeli ödemeye hazırız. Özel mahkemelerin bağımsız olduğunu söylemek hukuk cahili olmak demektir. CHP olarak dokunulmazlıkların arkasına saklanmadık. Senin dokunulmazlığın sende kalsın. Bizim Dokunulmazlıklarımızı kaldırmazsan namertsin.
Son günlerde moda CHP niye konuşmuyor? CHP konuşuyor. Ama sorun şu, “Bizim duymak istediklerimizi niye söylemiyorsunuz?
Recep Tayyip Erdoğan sanki milletvekili seçer gibi 63 akil insan belirledi. Başbakan millete “Bana güvenmiyorsunuz bari bu 63 insana güvenin diyor. Konuyu bilmiyorsun, çözümü bilmiyorsun. Bunlar nasıl akil insan? Akil insanların görevi reklam. Biz düşünen herkese saygılıyız ama kendisine akil insan deyip siyasi otoritenin propandasını yapan akil insan değildir. Aklını kiraya verenden akil insan olmaz.
“Sorunu çözmek istiyorum” diyorsun. Çöz sorunu samimi ve dürüst ol. Milete bilgi ver dedik, verdi mi vermedi? Sorunu çözmek için yola çıkıyorsan yalan söylemeyeceksin.
Pazarlık yapmadık diyorsun. O zaman o mektuplar nedir? Bu mektuplar kusura bakma ama aşk mektubu değil herhalde.
Yapılan pazarlıkları dolaylı yoldan öğreniyoruz. Bir başbakan durduk yerde neden eyaletten, federasyondan bahseder?
Osmanlı ve dünya tarihi konusunda bilgi kırıntısı varsa ben genel başkanlığı bırakırım.”